39,9111$% 0.1
47,0490€% 0.33
54,5474£% 0.14
4.273,84%0,35
3.334,89%0,27
10.275,75%0,46
ERZİNCAN-BHA
Anahtar Parti Genel Başkanı Yavuz Ağıralioğlu, Terörsüz Türkiye sürecine ilişkin kaygılarını ifade ederek eleştirilerde bulundu. Ağıralioğlu, “Terörsüz Türkiye diyorsunuz, terörsüz Türkiye diye HDP’lilere DEM’lilere dedirtemiyorsunuz. Önce terörsüz Türkiye lafını bu DEM’lilere bir söyletin bakalım. Çünkü yaptıklarının terör olduğuna inanmıyorlar” dedi. Ağıralioğlu, Meclis’te kurulacak komisyonla ilgili de, “Kuracaksınız, ne olacak mesela? Meclisi temsilen Kandil’e mi gidecekler? Ne olacak mesela? Yani devleti, siyaseti, koca TBMM’yi Kandil’le muhatap edecekler. Sonra tutanak tutacaklar değil mi?” diye sordu. Ağıralioğlu, hükümetin geçen seçim aldığı vekaletin de boşa düştüğünü belirterek, “Vekaleti alıyorsunuz milletinizi, unutuyorsunuz. Vekaletinizi aldığınız milletin dertlerini çözmüyorsunuz. Vekaletinizi aldığınız milletinizin sorunlarını çözemediğiniz halde muhalefeti suçluyorsunuz” değerlendirmesinde bulundu.
Anahtar Parti Genel Başkanı Yavuz Ağıralioğlu, çeşitli ziyaretlerde bulunmak üzere Erzincan’a geldi. Ağıralioğlu’nun burada ilk durağı Terzibaba Mezarlığı ve Şehitliği oldu. Ağıralioğlu, daha sonra bir restoran da basın toplantısı düzenledi ve gazetecilerin yoğun ilgisiyle karşılandı. Ağıralioğlu’na, başkanlık divanı üyelerinin yanı sıra Erzincan il ve ilçe yönetimi de eşlik etti. Basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan Ağıralioğlu, burada yaptığı konuşmada özetle şunları söyledi:
BU ÜLKEYİ 85 MİLYONA DEĞİL, 850 MİLYONA YETER HALE GETİRECEĞİZ
“Biz 85 milyon üyesi olan bir parti kurduk. Bu topraklara aidiyet olan herkesi kendimizden, kendimiz de onlardan biliyoruz. Adam arama ihtiyacı duymadan yaşanacak bir memleket hayalimiz var. İlla Ankara’dan bir adam bulmak, illa nüfuzlu tanıdık bir adam bularak işlerini görmek zorunda kalan bu memlekette kimlik kartıyla her işimizi yapacağımız bir yönetim mahareti teklif ediyoruz. Bir sistem teklif ediyoruz. İktidar partisinden nüfuzlu bir adam aramadan yaşanacak bir ülke hayalimiz var. Bu ülkeyi 85 milyona değil, 850 milyona yeter hale getireceğiz. Yanlış yönetilince 85 bin kişiye yetmediğini biliyoruz. Dolayısıyla ülkeyi, siyaseti, sorun çözebilen, milletini duyabilen, milletin dertlerine derman olabilen bir yönetim mahareti alanına taşıyacağız. Ülkenin bugün gördüğünüzden 3-4 katı olabileceğini hem iktidara göstereceğiz.
VEKALETİ ALIYORSUNUZ MİLLETİNİZİ, UNUTUYORSUNUZ
Partimizin geçmiş muhasebelerinde en mühim hassasiyeti şu bilinsin isterim, kimlik kavgasından yorulmuş, mezhep mezhep tartışmasından yorulmuş, iktidar muhalefet kavgasından bunalmış, dertlerine çözüm bekleyen milletin vekili olmak vasfına bürünmesi lazım siyasetin. Biz vekiliz, milletimiz asil. Vekillerin asillere bağırdığı, mahkemede sorunları çözülsün diye alınmış vekalete rağmen, mahkemede milletinin aleyhine davranan siyasetin, milleti lehine sorumluluk taşıyacak yeni ilkeli siyasi alanını inşa edeceğiz. Vekaleti alıyorsunuz milletinizi, unutuyorsunuz. Vekaletinizi aldığınız milletin dertlerini çözmüyorsunuz. Vekaletinizi aldığınız milletinizin sorunlarını çözemediğiniz halde muhalefeti suçluyorsunuz. Mesuliyetli siyasete imkân vereceğiz. Hesap verebilen siyasete, hızlı etkin adalete, temsilde memleketin etkin siyasi iradesini meclise yansıtabilecek bir siyasete imkân bulacağız.
NE KADAR OLDUĞUNU GÖSTERECEĞİZ
Acilen ülkeyi ayağa kaldırmak, acilen memleketi güçlü hale getirmek, acilen memleketin hazinesini doldurmak, parasını değerli hale getirmek, çocuklarının aşına işine kavuşmak, ticaretinin bereketine bolluğuna kavuşmak, yaylalarının planla programla buluşmasına imkân verecek bir kadroyu oluşturmak hassasiyetimizle deliler gibi çalışıyoruz. Çok iyi gittiğini düşünüyorum. Bugün Erzincan’dayız, yarın Konya’dayız. Açılışlarımızın, memleket buluşmalarımızın merkezine daha iyi bir ülke mümkündür iddiasını koyuyoruz. Daha iyi bir ülke mümkündür. Bundan daha zengin bir ülke mümkündür. Bundan daha güçlü bir ülke mümkündür. Bundan daha bereket ve bolluk içinde bir ülke mümkündür. Mümkün değildir diyen siyasete rakibiz. Bu kadar olur bundan daha iyisi olmaz diyenlere rakibiz. Bu kadar olur olsaydı biz yapardık diyenlere ne kadarız, ne kadar olacağımızı göstermek için varız, rakibiz. Tayyip Bey bir yere kadar taşıyabildi. Bu kadar diyorsa ne kadar olduğunu göstereceğiz.
YA 40 KATIR YA40 SATIR
Bu Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, hükümetin siyasi pratiği, 50+1, muhalefet iktidar ilişkileri Türkiye’de siyasi alanı çok sıkıştırdı. Tecrübe ettiğimiz bu Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin devletin imkanlarını kullanma şekli ve metodolojisi de Türkiye’deki siyasal alanı bu hale getirdi. Yani iktidarın lehine, iktidarın vizyonu lehine olabilenlerin nefes alabildiği, itiraz edenlerin daha sınırlı imkanlar bulabildiği bir süreç yaşıyoruz. Bu Partili Cumhurbaşkanlığı Sistemi’nin beraberinde getirdiği bir handikap bu. İlla birine taraf olmak zorunda kalıyorsunuz. Ya 40 katır ya40 satır. Öyle diyorlar. Müstakil üçüncü bir yol da mümkün. Ne 40 katır ne 40satır. Millet hatırı deyince bu sefer iki tarafın da giyotini gelip buluyor sizi.
ÖNCE TERÖRSÜZ TÜRKİYE LAFINI BU DEM’LİLERE BİR SÖYLETİN
Ben sürecin başından itibaren milletim adına kaygılarımı ifade ettim. Kaygılandım da ifade ettiğim her şey olmaya başladı. Terörsüz Türkiye diyorsunuz, terörsüz Türkiye diye HDP’lilere DEM’lilere dedirtemiyorsunuz. Önce terörsüz Türkiye lafını bu DEM’lilere bir söyletin bakalım. Sizin terörsüz Türkiye dediniz ya, onlar terörsüz Türkiye diyemiyorlar. Çünkü yaptıklarının terör olduğuna inanmıyorlar. Siz önce bu muhataplarınızla devleti, milleti, kimliği, anayasayı, bir sürü münasebetsiz tartışmaya sebep olduğunuz bu alanı önce başlatmadan şu muhatap olduklarınıza bu terörist Türkiye lafını bunlara bir dedirtin bakalım. Daha henüz bunu demediler. O yüzden benim kaygılarım halen cari ve her geçen gün kaygılarımda isabet ettirdiğimi düşünüyorum.
MECLİS’TE KURULACAK KOMİSYON
Kim Ne Kadar Zengin? İşte Türkiye’nin En Varlıklı 30 İsmi!