42,8230$% 0
50,5117€% 0.12
57,8617£% 0.15
6.116,16%0,12
4.443,08%0,11
11.311,06%-0,27
02:00
23 Aralık 2025 Salı

Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk devrim şehitleri Asteğmen Kubilay ve silah arkadaşları, katledilişlerinin 95’inci yılında Menemen’de anıldı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay’ın katıldığı resmi tören, şehitliğe karanfil konulmasıyla son buldu. 23 Aralık 1930’da Menemen’de yaşananların sıradan bir olay olmadığını ifade eden Başkan Tugay, “Bu olay, laikliğin neden vazgeçilmez olduğunu açıkça gösterir. Cumhuriyet neden korunmalıdır sorusunun tarihsel cevabıdır” dedi.
Menemen’de 1930 yılında Cumhuriyet karşıtları tarafından katledilen Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay, Bekçi Hasan ve Bekçi Şevki ayaklanmanın 95’inci yılında bir kez daha anıldı. Program saat 10.00’da Yıldıztepe’deki Kubilay Anıtı’nda yapılan resmi törenle başladı. Programda İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, Şehit Asteğmen Kubilay’ın yakınları, devlet erkanı, askeri yetkililer, belediye başkanları, siyasi parti, sendika, sivil toplum örgütü, meslek odalarının temsilcileri, meclis üyeleri, muhtarlar ve İzmirliler yer aldı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Tugay, Kubilay’ın ailesi ve yakınlarıyla konuştu.
Şehitliğe karanfil konuldu
Programda çelenk sunumu, saygı duruşu, saygı atışı yapıldı ve İstiklal Marşı okundu. Türk Silahlı Kuvvetleri adına Topçu Üsteğmen Murat Altınışık tarafından yapılan konuşmanın ardından anıt özel defteri imzalandı. Yıldıztepe’deki Kubilay Anıtı’nda düzenlenen anma töreni, dua okunması ve şehitliğe karanfil konulmasıyla son buldu.
Günün anlam ve önemine ilişkin konuşan Menemen Kaymakamı Vedat Yılmaz yaşanan acı olayı hatırlatarak Mustafa Kemal Atatürk tarafından ortaya konan iradeyi örnek gösterdi.
Başkan Tugay’dan mesaj
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay ve silah arkadaşlarının Menemen’de Cumhuriyet karşıtı güçler tarafından katledilişinin 95’inci yıl dönümü nedeniyle bir mesaj yayımladı. 23 Aralık 1930’da Menemen’de yaşananların sıradan bir olay olmadığını ifade eden Başkan Dr. Cemil Tugay, “Bu olay, laikliğin neden vazgeçilmez olduğunu açıkça gösterir. Cumhuriyet neden korunmalıdır sorusunun tarihsel cevabıdır” dedi.
Devrim şehitleri Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay ile bekçiler Hasan ve Şevki beyleri, katledilmelerinin 95. yılında saygı, rahmet ve minnetle andıklarını belirten Başkan Tugay, mesajında şu ifadelere yer verdi:
“23 Aralık 1930’da Menemen’de yaşananlar, sıradan bir olay değildir. Şeriatçıların düzenlediği bu karanlık saldırı, Türkiye Cumhuriyeti’nin laik, çağdaş ve devrimci karakterini hedef alan en açık karşı devrimci kalkışmalardan biridir. Bu katliamın her yıl dönümünde bir araya gelen yurttaşlarımızın ortaya koyduğu Cumhuriyet’imizi koruma konusundaki ortak kararlılık bizlere umut veriyor. Şehitlerimizin anısına sahip çıkmak için sergilenen birliktelik Cumhuriyet için ne büyük bedeller ödendiğini hatırlatıyor.”
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, Mustafa Fehmi Kubilay’ın askerliğini Menemen’de yedek subay olarak yapan bir ilkokul öğretmeni olduğuna dikkat çekerek, “Bir öğretmeni hedef aldılar. Eğitimi hedef aldılar. Aklı, bilimi, aydınlanmayı hedef aldılar. Cumhuriyetin vicdanını ve geleceğini hedef aldılar. Din kisvesi altında şiddeti meşrulaştırmaya çalışan bu anlayış; laik hukuk düzenini reddeden, toplumu karanlığa sürüklemek isteyen teokratik bir zihniyetin ifadesiydi. Bu nedenle Kubilay’ın katledilmesi yalnızca bireysel bir cinayet değildir. Bu olay, laikliğin neden vazgeçilmez olduğunu açıkça gösterir. Cumhuriyet neden korunmalıdır, sorusunun tarihsel cevabıdır. Ancak tarih bize şunu da göstermiştir: Genç Cumhuriyet bu saldırı karşısında geri adım atmamış, sarsılmaz bir iradeyle ayakta durmuş, devrim yolundan asla dönülmeyeceğini bütün dünyaya ilan etmiştir” ifadelerine yer verdi.
Başkan Tugay mesajını şu sözlerle noktaladı:
“Gericiliğin, cehaletin ve şiddetin yüzü Menemen’de bir kez daha açığa çıkmıştır. Din istismarının nasıl büyük bir tehdit olduğu bu topraklara kazınmıştır. Ve bizler, her yıl burada toplanarak bu karanlığa geçit vermeyeceğimizi ilan ediyoruz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bizlere emanet ettiği Cumhuriyet için söylediği gibi; ‘Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.’ Tarihimize gururla yazdığımız bu söz, bugün burada bulunan bizlerin geleceğe dair verdiği sözdür: Laiklikten asla ödün vermeyeceğiz. Aklın ve bilimin yolundan asla ayrılmayacağız. Aydınlanmanın ışığını bu topraklarda sonsuza kadar yaşatacağız. Büyük Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün izinden ayrılmayan, Ata’mızın açtığı aydınlanma yolunda yürüyen güzel insanlarla omuz omuza olmaya devam edeceğiz. Kubilay ve arkadaşları, bu saldırı karşısında aklın, bilimin ve Cumhuriyet’in bedelini canıyla ödeyen simge isimlerdir. Onların anısını yaşatmak, demokratik, laik ve çağdaş Türkiye’yi bilinçle savunmaktır. Başta Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay olmak üzere, bekçilerimiz Hasan ve Şevki beyleri, tüm Cumhuriyet şehitlerimizi saygı ve rahmetle anıyorum.
Aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyorum.
Ruhları şâd olsun.
Yaşasın Cumhuriyet.
Yaşasın laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Havacılık sektörü ve seyahat ekosistemine küresel ölçekte yazılım çözümleri sunan Hitit, Gabon’un ulusal havayolu FlyGabon ile önemli bir iş birliği başlattı. Bu kapsamda, FlyGabon, 22 Aralık 2025 tarihi itibarıyla Hitit’in yolcu hizmet sistemleri çözümlerini ve gelir muhasebesi çözümünü kullanmaya başladı. İki şirket arasında başlayan bu iş birliğinin, FlyGabon’un önümüzdeki dönemde Hitit’in başka ürünlerini de devreye alması ile genişlemesi bekleniyor. Bu anlaşma, Hitit’in Gabon’da bir havayolu ile ilk kez çalışmaya başlaması açısından stratejik bir dönüm noktası niteliği taşıyor. Afrika pazarındaki güçlü konumunu istikrarlı bir şekilde büyüten Hitit, özel havayolu şirketlerinin yanı sıra özellikle kıtanın bayrak taşıyıcı havayolları tarafından da tercih ediliyor. Teknolojik çevikliği, dijital dönüşümdeki iddiası ve yüksek müşteri memnuniyetiyle öne çıkan Hitit, Afrika’daki genişlemesini sürdürerek kıtanın en çok tercih edilen teknoloji sağlayıcıları arasında yer almaya devam ediyor.
Hitit’in Afrika’da farklı çözüm gruplarıyla da büyüyor
Hitit, ödüllü Yolcu Hizmet Sistemleri çözümleriyle yüksek bir bilinirliğe sahip olsa da FlyGabon ile imzalanan anlaşma, havayollarının Hitit’in farklı çözüm gruplarına yönelik talebinin arttığını ve Hitit’in havayollarının dijital dönüşümünü destekleyen çok yönlü bir teknoloji sağlayıcı olduğunu belirten Hitit’in CEO’su Nevra Onursal Karaağaç, iş birliğiyle ilgili sözlerine şöyle devam etti: “FlyGabon’un dijital dönüşüm yolculuğuna Crane markalı çözümlerimizle katkı sağlamaktan memnuniyet duyuyoruz. Çok geniş bir Partner ağına sahip olduğumuz Afrika’da Gabon’u da portföyümüze katmak bizim için çok değerli. Bize güvenen FlyGabon ekibine çok teşekkür ediyor ve onların ulusal havayolu olarak büyüme vizyonlarına en büyük katkıyı yapmak için sabırsızlanıyoruz.”
FlyGabon Genel Müdürü Nyl Charles Moret, Hitit ile gerçekleştirdikleri iş birliğine ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu: “Çözümleri devreye alma sürecimiz boyunca uzmanlığı ve desteğiyle kritik bir rol üstlenen Hitit ile bu iş ortaklığını hayata geçirmekten büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Son teknoloji çözümlere yönelmek FlyGabon adına bilinçli ve stratejik bir tercih olup, havayolumuzu en yüksek uluslararası standartlarla tam uyumlu şekilde yapılandırma kararlılığımızın da bir yansımasıdır. Bu anlaşmayla birlikte operasyonlarımızı modernize etme, seyahat deneyimini daha da üst seviyeye taşıma ve FlyGabon’u vizyoner bir ulusal havayolu olarak konumlandırma taahhüdümüzü daha da güçlendirmekteyiz. Hitit ekibinin özverili çalışmaları için kendilerine teşekkür ediyor, havayolumuzun gelişimine ivme kazandıran bu ortaklığı sürdürmeyi hedefliyoruz.”
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Banyolar için inovasyonu odağına alarak armatür, lavabo, klozet ve duş sistemleri gibi çözümler geliştiren Roca, 2025 yılında üretim altyapısı için gerçekleştirdiği yatırımlarla ve yeni bayi açılışlarıyla Türkiye pazarındaki güçlü büyümesini sürdürdü. 2026 yılında da istikrarlı büyüme hedefleri doğrultusunda yeni yatırımlar gerçekleştirmeyi planladıklarını belirten Roca Türkiye Genel Müdürü Dr. Murat Özyamanoğlu, özellikle yeşil dönüşüm, modernizasyon ve gömme rezervuar kapasitesini arttırmaya odaklanacaklarını ifade etti.
“2025’e dair öngörülerimiz hedeflerimize ulaşmamızı sağladı”
2025 yılının konut kredilerindeki daralma, kur ve enflasyon dalgalanmaları nedeniyle zorlu bir yıl olduğuna dikkat çeken Roca Türkiye Genel Müdürü Dr. Murat Özyamanoğlu, “Yıl içerisinde hem ülke genelinde hem de global ölçekte artan belirsizlikler, yönetilmesi gereken riskleri de beraberinde getirdi. Biz de 2025’e başlarken bu çerçevede hazırladığımız senaryo projeksiyonları doğrultusunda ilerledik ve yılı beklentilerimizle uyumlu bir şekilde tamamladık. Bu noktada, sektörümüzün dünya lideri bir grubunun parçası olmak bize önemli bir öngörülebilirlik ve stabilite sağladı” dedi.
‘’Global’de ve Türkiye’deki tesislerimizde yatırımlar yaptık”
Yeni yatırımlar ve bayilerle giderek artan bir büyüme gerçekleştirdiklerini vurgulayan Özyamanoğlu, “Şu anda dünya genelinde 78 üretim tesisi ve 20 binden fazla çalışanımızla seramik sağlık gereçleri alanında lider konumda olan bir grup olarak, 2026 yılında da istikrarlı büyümemizi sürdürmeyi hedefliyoruz. Bu kapsamda, İtalyan banyo tasarımının ikonik markalarından Antonio Lupi Design’ın çoğunluk hissesini satın almak üzere anlaşmaya vardık; Orta Asya’daki büyümemizi ise Nosag, IneoCare ve Idral’ın ardından Kazakistan Kızılorda’da hayata geçireceğimiz yeni üretim tesisleriyle destekleyeceğiz. 2025 yılında Türkiye pazarında yeni bayilerle yerel ağımızı güçlendirdik. Bunlarla birlikte, çevre dostu ve enerji verimli üretim süreçlerine odaklanarak grup olarak üretim altyapımızı da güçlendirdik. Türkiye’de devreye aldığımız, Yeni Alçak Basınç Döküm Hattımız bu yaklaşımın somut örneklerinden biri oldu” diye konuştu.
“Çevresel etkileri minimize etmeye yönelik çözümler geliştiriyoruz”
Grup hedefleri kapsamında enerji tasarrufu ve yeşil dönüşüm yatırımlarına da büyük bir önem verdiklerini belirten Özyamanoğlu, “Su arıtma sistemleri, güneş enerjisi uygulamaları ve diğer çevre dostu projeler bu taahhütlerimizin önemli örneklerini oluşturuyor. Grup olarak bu alanda öncü adımlar atarken, faaliyet gösterdiğimiz pazarlardaki müşterilerimizin de aynı gelecek sorumluluğunu paylaştığını görmek bizi oldukça memnun ediyor. Bu eğilimler doğrultusunda yalnızca üretim süreçlerimizde değil, nihai ürün tasarımımızda da doğal kaynakların sürdürülebilir kullanımına öncelik veriyoruz ve çevresel etkilerimizi minimize etmeye yönelik çözümler geliştiriyoruz” ifadelerini kullandı.
2026 için %10’luk bir büyüme hedefliyor
2026 yılında yeşil dönüşümün yanı sıra, modernizasyon ve özellikle kapasite arttırmaya yönelik yatırımları önceliklendirmeyi planlayan Roca Grup, 2025 yılını bütçenin %4 üzerinde tamamlamayı öngörüyor. Zorlu piyasa koşulları dikkate alındığında, bu performansı önemli bir başarı olarak değerlendirilen şirket, 2026 bütçesi için enflasyon ve kur farkından arındırılmış %10’luk bir büyüme hedefliyor.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Antalya Büyükşehir Belediyesi ekipleri, Manavgat’ta ekonomik ömrünü tamamlamış olan trafik lambaları ve sinyalizasyon altyapı sistemlerini yenilemek için çalışma başlattı.
Antalya Büyükşehir Belediyesi Trafik Şube Müdürlüğü Ekipleri’nin başlattığı çalışma ile Manavgat’ta D400-Demokrasi Bulvarı, D400 – Sorgun Bulvarı, Hasan Ali Yücel Caddesi, Çetin Emeç Bulvarı, Sorgun Bulvarı ve Hasan Fehmi Boztepe ile Tınaztepe Caddesinin kesiştiği kavşaklarda sinyalizasyon altyapılarında yenileme çalışmaları sürdürülüyor. Yapılan çalışmalar ile kavşaklarda sabah akşam pik saatler ile okul giriş ve çıkış saatlerinde oluşan yoğunluğu önlemek amacıyla sinyalizasyon sisteminde güncellemeler yapılıyor. Çalışmalarla birlikte teknik verileri uygun olan ardışık kavşaklarda ise yeşil dalga uygulaması hayata geçirilerek vatandaşlarımızın trafikte bekleme sürelerinin minimuma indirilmesi hedefleniyor.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Üsküdar Üniversitesi İş Sağlığı ve Güvenliği Bölümü Öğretim Görevlisi ve Yol ve Trafik Güvenliği Danışmanı Özgür Şener, olumsuz hava ve yol koşullarında sürücülerin zorunlu olmadıkça araç kullanımından kaçınmasını önerdi.
Riskli havalarda direksiyon değil, tercih belirleyici
Özgür Şener, karlı ve buzlu havalarda en güvenli davranışın, kişisel sürüş becerisine güvenmekten çok, riskleri minimize edecek tercihler yapmak olduğunu ifade ederek, toplu taşımanın mümkün olduğu durumlarda bireysel araç kullanımından kaçınılması gerektiğini, zorunlu hallerde ise sürüşün “acele değil istikrar” prensibiyle yapılması gerektiğini söyledi.
Kaygan zeminlerde hızın mutlaka düşürülmesi, ani direksiyon hareketlerinden, sert fren ve ani hızlanmalardan kaçınılması gerektiğini belirten Şener, sürücülerin kendilerine güvenli bir alan bırakacak takip mesafesini mutlaka artırması gerektiğini ifade etti.
Kazaların büyük bölümü dikkatsizlikten
Kış koşullarında yaşanan kazaların önemli bir bölümünün teknik yetersizlikten değil, dikkat dağınıklığından kaynaklandığına dikkat çeken Özgür Şener, özellikle cep telefonu kullanımının ölümcül kazalara zemin hazırladığını vurguladı.
“Arkadan çarpma kazalarının temel nedenleri; güvenli takip mesafesine uyulmaması ve sürüş sırasında cep telefonu kullanımıdır.” diyen Şener, sürücülere direksiyon başında tüm dikkatlerini yola vermeleri çağrısında bulundu.
Kış sürüşü yola çıkmadan başlar
Güvenli sürüşün, hareket anında değil, yola çıkmadan önce yapılan kontrollerle başladığını belirten Özgür Şener, kış koşullarına uygun olmayan bir araçla trafiğe çıkmanın, hem sürücüyü hem de diğer yol kullanıcılarını riske attığını kaydetti.
Lastiklerin diş derinliğinin en az 4 mm olması gerektiğini hatırlatan Özgür Şener, lastik basınçlarının uygun değerlerde olup olmadığının, far ve aydınlatmaların, sileceklerin, cam rezistanslarının ve havalandırma sistemlerinin çalışır durumda olmasının hayati önem taşıdığını anlattı.
Cam suyunda antifriz bulunmamasının, sürüş sırasında görüşü tamamen ortadan kaldırabileceğine işaret eden Şener, özellikle aracın tavanında ve cam üstlerinde biriken karların temizlenmeden yola çıkılmaması gerektiğini vurguladı.
Yolda kalma ihtimali de hesaba katılmalı
Kış şartlarında yalnızca sürüş anının değil, olası bir yolda kalma durumunun da planlanması gerektiğini ifade eden Şener, araçta yeterli enerji, su ve temel gıdaların bulundurulmasının önemine dikkat çekti. Küçük çocuklu aileler için bu hazırlığın daha da hayati olduğunu söyleyen Özgür Şener, ayrıca kar zincirlerinin lastik ebatlarıyla uyumlu olması, zincirin kullanılabilir durumda bulunması ve gerektiğinde nasıl takılacağının önceden bilinmesi gerektiğini belirtti.
Elektrikli araçlar için kış ayrı bir plan gerektiriyor
Elektrikli araç kullanıcılarına da özel uyarılarda bulunan Şener, soğuk havaların batarya performansını etkileyebileceğini hatırlattı. Isıtma sistemlerinin düzgün çalıştığından emin olunması gerektiğini söyleyen Şener, “Elektrikli araç sürücüleri, yola çıkmadan önce şarj durumlarını ve güzergâh üzerindeki şarj istasyonlarını mutlaka planlamalıdır. Aksi halde soğuk hava koşullarında yolda kalma riski ciddi biçimde artar.” dedi.
Kış sürüşü bir refleks değil, bilinç meselesi
Özgür Şener, kış aylarında güvenli sürüşün yalnızca teknik bilgi değil, bilinçli davranış meselesi olduğuna dikkat çekerek, “Kış şartlarında güvenli sürüş, ‘gidebilir miyim?’ sorusundan önce ‘gitmeli miyim?’ sorusunu sormakla başlar.” şeklinde sözlerini tamamladı.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı