40,2607$% 0.13
46,7252€% 0.08
53,9495£% 0.21
4.319,39%0,53
3.335,86%0,37
10.219,67%-0,06
02:00
19 Aralık 2025 Cuma

2025, küresel piyasalarda ABD dolarının uzun süredir süren tartışmasız hâkimliğinin sorgulandığı bir yıl olarak tarihe geçti. Yılın ilk yarısında yaşanan sert değer kaybı, siyasi belirsizlikler, politika riskleri ve değişen sermaye akışlarıyla birleşerek doların geleceğine dair soru işaretlerini artırdı. Peki, bu kırılma 2026’ya nasıl yansıyacak?
ABD doları, yaklaşık 10 yıllık güçlü bir yükselişin ardından 2025’e tarihsel zirvelere yakın seviyelerde girdi. Bu yükseliş dönemi, ABD ekonomisinin görece güçlü performansı, derin ve likit sermaye piyasaları ile diğer gelişmiş ülkelere kıyasla yüksek faiz oranları sayesinde destekleniyordu.
1973’ten bu yana en kötü ilk yarı
Ancak bu tablo uzun sürmedi. Ocak-Haziran döneminde dolar, başlıca para birimlerine karşı yaklaşık yüzde 11 değer kaybetti. Bu, 1973’ten bu yana en kötü ilk yarı performansı olarak kayıtlara geçti ve doların uzun süreli üstünlüğünün sona erdiği yorumlarına yol açtı. Doların değer kaybının temel nedeni Fed’in politikaları değil, piyasa beklentilerinin bozulmasıydı. 2024 seçimlerinin ardından piyasalar, ABD’nin küresel ekonomik üstünlüğünü sürdüreceğini varsaymıştı. Ancak bahar aylarında devreye giren yeni gümrük tarifeleri, politika dalgalanmaları ve artan kamu borcu tartışmaları, büyüme ve enflasyon beklentilerini aynı anda sarsınca ABD varlıkları hızla yeniden fiyatlandı ve dolar da baskı altında kaldı.
Fed’in kısa vadede faiz indirimi sinyali vermemesi durumu değiştiremedi. Piyasalar, ABD’de daha yavaş büyüme, ilerleyen dönemde düşmesi muhtemel faiz oranları ve Avrupa gibi diğer gelişmiş ekonomilere kıyasla azalan avantajları fiyatlamaya başladı.
Dolar üzerinde ciddi baskı
Yabancı yatırımcıların ellerinde 30 trilyon doları aşan ABD varlıkları bulunuyor. Bu varlıkların büyük bölümü uzun süredir kur riski korunmadan tutuluyordu; yatırımcılar dolardaki kalıcı güce güveniyordu. 2025 başındaki değer kaybı ile birlikte bu güven sarsıldı ve yatırımcılar döviz riskini azaltmak için dolar sattı. Sahip olunan varlıkların büyüklüğü göz önüne alındığında, bu küçük değişiklikler bile dolar üzerinde ciddi baskı oluşturdu.
Siyasi belirsizlik de tabloyu ağırlaştırdı. Seçim sonrası dönemde Fed’in bağımsızlığı, ticaret politikalarının öngörülebilirliği ve kurumsal normların geleceği konusunda soru işaretleri oluştu. Yabancı yatırımcılar için sorun sadece büyümenin yavaşlaması değil, aynı zamanda “oyunun kurallarının” ne kadar istikrarlı kalacağıydı.
Son 12 ayın dip seviyelerinde
Temmuz ayında açıklanan beklenenden iyi ekonomik veriler ve tarifelerin ekonomiyi hemen yavaşlatmadığına dair işaretler, doların düşüşünü durdurdu. Ancak yılın ikinci yarısında ABD doları, son 12 ayın en düşük seviyelerine yakın seviyelerde işlem gördü. Bu durum, yaşananın geçici bir dalgalanma olmadığını, daha kalıcı bir yeniden değerlendirme olduğunu gösteriyor.
2026’da dolar ne durumda olacak?
2026 için öngörüler net değil. Bazı stratejistler, ABD büyümesinin yavaşlaması ve faiz farklarının kapanmasıyla doların daha da zayıflayacağını tahmin ediyor. Diğerleri ise küresel risklerin artması durumunda doların tekrar “güvenli liman” olarak güçlenebileceğini belirtiyor.
Günlük hayatta doların zayıflaması, Avrupa tatillerinin ve ithal ürünlerin daha pahalı hale gelmesi olarak hissediliyor. Doların kaderi, önümüzdeki yıl ABD’nin hâlâ dünyanın “en az riskli” adresi olarak görülüp görülmeyeceğine bağlı olacak.

Mersin‘in Erdemli ilçesinde Tutum, Yatırım ve Türk Malları Haftası dolayısıyla etkinlik düzenlendi.
İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünce Erdemli Belediyesi Kongre Merkezi’nde yapılan etkinlikte, öğrencilerin hazırladığı stantlar yer aldı.
Öğrenciler, stantları ziyaret edenlere yerli üretim bilinci ve tasarruf kültürünün önemini anlattı.
Etkinliğe katılan Kaymakam Aydın Tetikoğlu, “Yeni neslin yerli malına olan ilgisi ve tasarruf bilinci bizleri son derece mutlu ediyor. Bu anlamlı etkinlikte emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.” dedi.
Belediye Başkanı Mustafa Kara ve İlçe Milli Eğitim Müdürü Yusuf Açıkyörük de stantları gezdi.

Giresun Belediyesi ekipleri, kaldırım ve yol kenarlarına konulan reklam panoları, bayrak, flama ve duba gibi malzemeleri topladı.
Giresun Belediyesinden yapılan açıklamada, Zabıta Müdürlüğü ekiplerince, Fatih ve İnönü Caddesi’nde, işyerlerinin önüne araç park edilmesini engellemek için konulan malzemelerin toplandığı belirtildi.
İşgalin tekrarlanması halinde yasada belirtilen para cezasının uygulanacağı, kamuya açık alanların bireysel olarak işgal edilmesinin yasal olmadığı vurgulandı.
Açıklamada, yaşanan işgallerin hem araç trafiğini hem de yaya ulaşımını olumsuz yönde etkilediğinin altı çizildi.

Bingöl‘de jandarma trafik personeli için tahsis edilen 105 yaka kamerasının teslimi için tören düzenlendi.
İl Jandarma Komutanlığı bahçesinde düzenlenen törende konuşan Vali Ahmet Hamdi Ustu, yaka kameralarının trafik güvenliğinin artırılması ve kolluk hizmetlerinde şeffaflığın güçlendirilmesi açısından önemli olduğunu söyledi.
İl Jandarma Komutanlığına trafik ve asayiş hizmetlerinde kullanılmak üzere 105 yeni nesil kamera gönderildiğini ifade eden Usta, “İlimizde daha önce 156 eski nesil aktif kamera bulunuyordu. Böylece jandarma teşkilatımızda toplam 261 yaka kamerasına ulaşıldı.” dedi.
Usta, emniyet ve jandarma teşkilatlarına yapılan son tahsislerle ilde 195’i yeni nesil olmak üzere toplam 366 yaka kamerasının aktif olarak kullanılacağını kaydetti.
Kameraların ASELSAN tarafından geliştirildiğini ve yapay zeka destekli özelliklere sahip olduğunu dile getiren Usta, bu cihazlarla yüz tanıma sistemi sayesinde kimlik belgesine ihtiyaç duyulmadan sorgulama yapılabildiğini, görüntülerin ise 30 gün süreyle güvenli şekilde kayıt altında tutulduğunu aktardı.
Usta, söz konusu kameraların sahadaki koordinasyonu güçlendirdiğini, personel ve vatandaş etkileşiminde şeffaflığı artırdığını ve adli süreçlere delil sunduğunu söyleyen Usta, “Bu uygulamalar, çağdaş kamu yönetiminin ve modern devlet anlayışının sahadaki karşılığıdır.” ifadesini kullandı.
İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Sabri Küyük de yaka kameralarının jandarma teşkilatına ve kente hayırlı olmasını diledi.
Konuşmaların ardından jandarma trafik personeline yaka kameraları dağıtıldı.
Törene, Bingöl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erdal Çelik, Vali Yardımcısı İbrahim Gökmen, İl Emniyet Müdür Vekili Hakan İzmir, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Enes Üçgül, jandarma şube müdürleri ve personel katıldı.

Kütahya‘da hayırseverlerin destekleriyle hazırlanan insani yardım malzemelerinin yüklendiği tır, Suriye’ye uğurlandı.
Kütahya İHH İnsani Yardım Derneği, Suriye’deki ihtiyaç sahipleri için hayırseverlerin bağış ve destekleriyle acil ihtiyaç malzemeleri hazırladı. Hazırlanan malzemeler, dernek gönüllülerince tıra yüklenerek bölgeye doğru yola çıktı.
Dernek Müdürü Şaban Başyiğit, yaptığı açıklamada, Suriye’de zor şartlar altında yaşayanlar için yardım kampanyası düzenlediklerini belirtti.
Kampanya kapsamında birçok ihtiyaç malzemesinin kendilerine ulaştırıldığını dile getiren Başyiğit, şunları kaydetti:
“Suriye için acil yardım tırımızda yatak, battaniye, ayakkabı, çocuk kıyafeti, tekerlekli sandalye gibi birçok malzeme bulunuyor. Yaklaşık 4 milyon liralık bu malzemeler Suriye’deki kamplarda yaşayan ihtiyaç sahibi ailelere ulaştırılacak.”
Başyiğit, mazlum coğrafyalarda yaşayan ihtiyaç sahiplerine destek olmaya devam edecekleri kaydederek, derneklerine bağışta bulunan hayırseverlere teşekkür etti.