40,2607$% 0.13
46,7252€% 0.08
53,9495£% 0.21
4.319,39%0,53
3.335,86%0,37
10.219,67%-0,06
02:00
19 Aralık 2025 Cuma
İsrail ordusunun Gazze Şeridi’nde ateşkesi ihlal ederek düzenlediği saldırıda 11 Filistinli yaralandı.
Sağlık alanındaki kaynaklardan edinilen bilgiye göre, İsrail ordusu, Gazze kentinin merkezindeki Samir bölgesinde bir grup Filistinliyi hedef aldı.
Aynı kaynaklar saldırıda yaralanan 11 Filistinlinin çevredeki hastanelere kaldırıldığını aktardı.
Görgü tanıkları, Samir bölgesinde toplanan Filistinlilerin bulunduğu bölgeye bir top mermisi düştüğünü söyledi.
İsrail Ordu Radyosuna konuşan güvenlik biriminden bir kaynak, olayın bir hava saldırısı değil, hedefinden sapan bir top mermisinin bölgeye isabet etmesi sonucu gerçekleştiğini kaydetti.
Hava saldırısı düzenlemediklerini savunan kaynak, İsrail ordusunun bölgede bir yıkım gerçekleştirdiği sırada top mermisinin büyük ölçüde hedefinden şaştığını ve Gazze kent merkezine isabet ettiğini ifade etti.
Gazze’de ateşkes ve esir takası anlaşması
ABD Başkanı Donald Trump, 9 Ekim’de Mısır’da devam eden müzakerelerde İsrail ile Hamas’ın Gazze’de ateşkes planının ilk aşamasını onayladığını duyurmuştu.
Müzakerelerin yapıldığı Mısır’da imzalanan anlaşma İsrail hükümetinin onayıyla 10 Ekim’de devreye girmişti.
İsrail ordusu, Gazze Şeridi’nde varılan ateşkese rağmen ara ara çeşitli iddialarla Filistinlilere yönelik saldırılarda bulunuyor.
Rusya
Lavrov ve Rusya‘yı ziyaret eden Erakçi, başkent Moskova’da görüşmelerinin ardından basın toplantısı düzenledi.
Toplantıda konuşan Lavrov, İran ile ilişkilerin istikrarlı şekilde geliştiğini ve son yıllarda önemli ölçüde güçlendiğini belirtti.
Rusya ile İran arasında kapsamlı stratejik ortaklık anlaşmasının imzalandığına işaret eden Lavrov, bu anlaşmanın uygulanmasının, ikili ilişkilere ivme kazandıracağı ve uluslararası platformlarda koordinasyonu güçlendireceği umudunu paylaştı.
Lavrov, İran ile Buşehr Nükleer Santrali ve “Kuzey-Güney” koridoru dahil çeşitli alanlarda ortak projeler hayata geçirdiklerini, askeri teknik alandaki işbirliğini uluslararası normlar çerçevesinde geliştirdiklerini belirtti.
Rusya ve İran’ın yaklaşımlarının birçok uluslararası konularda örtüştüğünü söyleyen Lavrov, “Tek taraflı zorlayıcı önlemlerin uygulanmasını kınadık. Bunlar, uluslararası hukuk normlarını baltalıyor.” dedi.
Bunun özellikle Ukrayna krizi bağlamında daha da belirgin hale geldiğini anlatan Lavrov, “Avrupa, ABD Başkanı Donald Trump yönetiminin krizin çözümüne yönelik yapıcı girişimlerini baltalamaya, uluslararası ekonomi ve finans alanındaki ilişkilerde yürürlükte olan tüm norm ve ilkeleri çiğneyerek varlıklara el koymaya çalışıyor.” ifadelerini kullandı.
Lavrov, İran ile tek taraflı yaptırımlara karşı koymak isteyen ülkelerden bir grup oluşturmayı hedeflediklerini ve bu yaptırımların etkisiz hale getirilmesine yönelik çalışmalarını sürdüreceklerini dile getirdi.
İran’ın nükleer sorununa değinen Lavrov, şöyle konuştu:
“Batılı ülkeler, İran’a karşı son derece saldırgan ve yasa dışı siyaset izliyor. Batı’nın yarattığı nükleer krizi çözmek için İranlı dostlara kabul edilebilir çözümlerin bulunması konusunda destek vermeye hazırız. Batılı Avrupa ülkeleri, tüm normları ihlal ederek, İran’a karşı Birleşmiş Milletlerin (BM) yaptırımlarını yeniden yürürlüğe koymak için elinden geleni yapıyor. Bu yaptırımlar, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) kararlarıyla daha önce sona erdi.”
Rusya‘nın bunu kınadığını vurgulayan Lavrov, BM Genel Sekreteri’nin Batılı ülkelerin İran’a karşı planlarında kullanılmayacağı umudunu paylaştı.
Lavrov, hem Rusya hem de İran’ın söz konusu alandaki durumun iyileştirilmesini ve şiddet içeren olayların tekrarlanmamasını istediklerinin altını çizerek “Krizin çözümüne yol açacak durumun yapıcı yönde ilerlemesini sağlayacak olası anlaşmalarla ilgili her türlü karar, İran yönetimi tarafından bağımsız şekilde alınmalı. İran halkının çıkarların gözetmesi ve İran’ın Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması (NPT) üyesi olarak barışçıl amaçlarla uranyum zenginleştirme hakkına saygı gösterilmesi gerekiyor.” dedi.
Sergey Lavrov, İran’ın Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) ile işbirliğine yönelik yaklaşımını desteklediklerini dile getirdi.
ABD’nin Karayipler’deki eylemlerini değerlendiren Lavrov, Avrupalı ülkeler hariç birçok ülkenin buna karşı çıktığına işaret etti.
Lavrov, “ABD Deniz Kuvvelerinin eylemleri ve Pentagon’un, operasyon düzenleme yönündeki planlarla ilgili saldırgan açıklamaları endişelendiriyor. Tüm bunlar, uluslararası arenadaki mevcut güç dengesi çerçevesinde anlaşmaya varılması umudunu baltalıyor.” ifadelerini kullandı.
“BM’nin reform edilmesi kolay olmayacak”
Bakan Lavrov, BM’nin reform edilmesi gerektiğini belirterek “Bu kolay olmayacak ancak BM’nin reform edilmesi, Avrupa Birliği’ndeki bürokrasisinin reform edilmesinden daha kolay olacak. Bu bürokrasi tüm rekorları kırdı.” değerlendirmesinde bulundu.
BM’deki önemli pozisyonlarda Batılıların bulunduğuna dikkati çeken Lavrov, bunun BM Şartı’na aykırı olduğunu vurguladı.
İranlı Bakan: “Uranyum zenginleştirme hakkına sahibiz”
İran Dışişleri Bakanı Erakçi de nükleer programı konusuna değinerek “Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşması üyesi olarak yükümlülüklerimize uymaya devam edeceğiz ancak bu antlaşma çerçevesindeki haklarımızı da kullanacağız. Uranyum zenginleştirme hakkına sahibiz.” dedi.
ABD’nin daha önce İran’daki nükleer tesislerine saldırı düzenlediğini anımsatan Erakçi, “Amerikalılar tesislerimize saldırı düzenlemesine rağmen, nükleer teknolojimizi ve irademizi yok edemedi. Saldırılara rağmen haklarımızı kullanacağız.” ifadelerini kullandı.
Erakçi, ABD’nin uluslararası hukuku çiğnediğini ve kendi çıkarları doğrultusunda güç kullandığını belirtti.
ABD Başkanı Trump’ın, “İran’ın, ABD ile nükleer konusunda anlaşma sağlamak istediği” yönündeki açıklamasını değerlendiren Erakçi, ABD’ye bu konuda herhangi bir mesaj iletmediklerini söyledi.
Erakçi, ABD ile bu konudaki müzakere masasını hiçbir zaman terk etmediklerini vurgulayarak, şöyle devam etti:
“Amerikalılar, müzakereler esnasında bize saldırma ve agresif eylemlerde bulunma konusunda karar verdi, diplomatik yolu ve müzakereleri reddetti. Eğer onlar bugün kendi yaklaşımını değiştirerek, müzakereleri eşit şartlarda karşılıklı saygıya dayalı başlatmaya hazır olduklarını bildirirse, bunu değerlendirmeye hazırız. Ancak Amerikalıların buna hazır olduğuna ikna olmadık. Amerikalılar yaptığı tek şey kendi şartlarını empoze etmektir. Müzakereler ancak Amerikalılar kendi yaklaşımını ve hatalarını düzeltince gerçekleşecek.”
Erakçi, Avrupa üçlüsünün (İngiltere, Fransa ve Almanya), BMGK’nin 2231 sayılı kararı kapsamında yer alan “snapback” mekanizmasını devreye sokma hakkına sahip olmadıklarını belirterek “Onlarlar müzakerelere devam edilmesi mümkün değil.” diye konuştu.
Bakan Erakçi, UAEA’nın, ABD’nin saldırılarının ardından İran’daki nükleer tesisleri denetlemek için protokole sahip olmadığını söyledi.
Lavrov ile Erakçi, Rusya ve İran dışişleri bakanlıkları arasında 2026-2028 yılları için istişareler planını imzaladı.

Eskişehir‘in Odunpazarı ilçesinde, geçen yıl kızı Merve Karabaş ile torunu Ata Alp Karabaş’ı tabancayla vurarak öldürdüğü iddiasıyla tutuklanan sanığa 2 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verildi.
Eskişehir 7. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada, tutuklu sanık Osman Nuri K, öldürülen Merve Karabaş’ın eşi Ahmet Karabaş, kayınvalidesi Gülhan ile kayınpederi Rafet Karabaş, taraf avukatları hazır bulundu.
Duruşmaya bulunduğu kentten Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi’yle (SEGBİS) katılarak tanık olarak dinlenen sanığın komşusu G.İ, sanıkla eşi arasında anlaşmazlık olduğunu fakat nedenini bilmediğini söyledi.
Olaydan önce alt kat komşusu olan sanığın yanına gelerek kendisiyle konuştuğu ifade den G.İ, sanığın eşi Hatice K. ile konuşmak istediğini ancak eşinin bunu kabul etmediği için kendisinin bu duruma sinirlendiğini kaydetti.
Tanık G.İ, aralarında geçen konuşmanın ardından yanından ayrılırken sanığın kendisine, kızını ve damadını öldüreceğini, torununu da kaçıracağını söylediğini ifade ederek, şöyle devam etti:
“Bu konuşma olaydan bir hafta önce oldu. İlk etapta Osman’ın beyanlarını ciddiye almadım ancak sonrasında yanımdan ayrılırken belki yapar diye arkasından kendisine yapmaması için yalvardım. Eskişehir’e geleceğinden haberim yoktu.”
Ahmet Karabaş’ın avukatı Hediye Gökçe Baykal, duruşmada sanık için verilecek cezada indirim yapılmamasının tüm kadınların güvenliği için önemli olduğuna dikkati çekerek, “Tanık beyanları, eylemin tasarlandığını ortaya koymuştur. Bu nedenle indirim uygulanmamasını ve sanığın üst hadden cezalandırılmasını talep ediyoruz.” dedi.
Eskişehir Barosu Kadın Hakları Komisyonu üyeleri avukatlar Gizem Gezginci ve Zeynep Üre de sanığa indirimsiz şekilde en üst cezanın verilmesi gerektiğini vurguladı.
Cumhuriyet savcının esas hakkındaki mütalaasının ardından mahkeme heyetince söz verilen sanık ise olay anında ne yaşadığını bilmediğini iddia ederek, “Kesinlikle tasarlayıp yapmadım.” ifadesini kullandı.
Duruşmaya verilen aranın ardından kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık Osman Nuri K’ye “Kadın olan alt soyuna karşı tasarlayarak kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis verdi.
Sanığa torunu Ata Alp Karabaş’a yönelik eyleminden dolayı “çocuk olan alt soyuna karşı kasten öldürme” yine ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmesine hükmedildi. Sanık hakkında her iki cezada takdiri indirimi uygulanmadı.
Sanık Osman Nuri K. ayrıca “ruhsatsız silah satın alma, taşıma ve bulundurma” suçundan da 2 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı.
“Alabileceği en ağır cezayı aldı”
Ahmet Karabaş’ın avukatı Hediye Gökçe Baykal, gazetecilere, karışık duygular içerisinde olduklarını ifade etti.
Sanığın 2 kez ağırlaştırılmış müebbet cezası aldığını ve mahkemenin hiçbir indirim sebebi uygulamadığını anımsatan Baykal, şöyle konuştu:
“İki kayıp giden can var. Biri kadın, biri çocuk. O yüzden ‘sevinçliyiz’ diyemiyoruz ama ‘bir teselli bulduk’ diyebiliriz. Vicdanımız biraz daha rahatladı. Ağırlaştırılmış müebbet cezası almasını zaten istiyorduk ama indirim almaması konusunda bizde beyanlarda bulunduk. Birisi öz kızı, birisi öz torunu. Bu sebeple daha önce de tasarlayarak geldiğine ilişkin çok delil var. Olaydan bir gün öncesinden gelip orada keşif yaptığına, iş yerine gittiğine ilişkin. Tanık beyanı da ‘Gideceğim, öldüreceğim” şeklindeydi. Merve açısından ‘tasarlayarak öldürme’ verildi fakat Ata Alp açısından ‘çocuğa karşı öldürme’ suçundan ceza verildi. Alabileceği en ağır cezayı aldı. ‘Bu konuda içimiz biraz daha rahat’ diyebilirim.”
Öldürülen Merve Karabaş’ın kayınpederi Rafet Karabaş ise bu süreçte çok üzüldüklerini belirterek, “Bir daha böyle bir cinayetin hiçbir kızımıza, erkek evladımıza, torunlarımıza yaşatılmamasını diliyorum. Bu acıların son bulmasını istiyoruz. Beklediğimiz en ağır cezayı aldığını düşünüyorum.” diye konuştu.
Öldürülen Merve Karabaş’ın kayınvalidesi Gülhan Karabaş da gelini ve torununun geri gelmeyeceğini fakat kararın kendileri için bir nebze teselli olduğunu kaydetti.
Olay
Osmaniye’den kente gelen Osman Nuri K, 13 Haziran 2024’te, Odunpazarı ilçesi Emek Mahallesi’ndeki evinden çocuğuyla çıkıp iş yerine gitmek için otomobiline binen kızı Merve Karabaş’ı (31) ve uzaklaşmaya çalışan torunu Ata Alp Karabaş’ı (7) tabancayla ateş ederek öldürmüştü. Olayın ardından yakalanan Osman Nuri K, tutuklanmıştı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yüksek Seçim Kurulu (YSK) Başkanı Ahmet Yener’i kabul etti.
Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ndeki kabul, basına kapalı gerçekleştirildi.

1. ANONS (Türkçe): RICK O’SHEA, Xinhua muhabiri, Yapay zeka ile desteklenmiş seslendirme
2. Kuzey Kutbu’ndan manzaralar
ABD Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi tarafından salı günü yayınlanan yıllık rapora göre, Ekim 2024’ten Eylül 2025’e kadar olan Kuzey Kutbu’ndaki yüzey hava sıcaklıkları 1900’den bu yana kaydedilen en yüksek seviyelere ulaştı.
ANONS (Türkçe): RICK O’SHEA, Xinhua muhabiri, Yapay zeka ile desteklenmiş seslendirme:
ABD Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi tarafından salı günü yayınlanan yıllık rapora göre, Ekim 2024’ten Eylül 2025’e kadar olan Kuzey Kutbu’ndaki yüzey hava sıcaklıkları 1900’den bu yana kaydedilen en yüksek seviyelere ulaştı.
Kuzey Kutbu Raporu’na göre, 2024 sonbaharı ve 2025 kışı Kuzey Kutbu bölgesinde özellikle sıcak geçerek sırasıyla kayıtlardaki en sıcak ve ikinci en sıcak dönemler olarak sıralandı.
Raporda ayrıca Kuzey Kutbu’nda son 10 yılın, kaydedilen en sıcak 10 yıl olduğu belirtildi.
Xinhua Haber Ajansı muhabirleri Beijing’den bildiriyor.(XHTV)