40,2607$% 0.13
46,7252€% 0.08
53,9495£% 0.21
4.319,39%0,53
3.335,86%0,37
10.219,67%-0,06
02:00
21 Aralık 2025 Pazar
(ANKARA) – Tüm Eczacı İşverenler Sendikası ( Teis ) Genel Başkanı Nurten Saydan, ilaç fiyatlarının belirlenmesinde kullanılan euro kurunun 25,33 liraya çıkarılmasına ilişkin, “Bu güncellemenin, ilacın hastaya ulaşmasına imkan sağlayacak seviyede olmadığını, yarayı iyileştirmeyeceğini sadece bir pansuman olabileceğini belirtmek istiyoruz. İlaca ulaşmayı kolaylaştıracak gerçek iyileştirmelerin de bir an önce yapılmasını bekliyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanı Kararı ile “Beşeri Tıbbi Ürünlerin Fiyatlandırılmasına Dair Kararda Değişiklik Yapılması Hakkında Karar” ile ilaç fiyatlarının belirlenmesinde kullanılan euro kuru 25,33 lira olarak güncellenmişti. TEİS Genel Başkanı Nurten Saydan, ilaç fiyatlarının belirlenmesinde kullanılan euro kurunun 25,33 liraya çıkarılmasına ilişkin yazılı açıklama yaptı. Saydan’ın açıklaması şöyle:
“İlaç fiyatlarının belirlenmesinde kullanılan euro kuru yüzde 16,9 artışla 25,33 TL’ye yükseldi. Bir buçuk yıla yakın sürenin ardından gelen bu güncellemenin ilacın hastaya ulaşmasına imkan sağlayacak seviyede olmadığını, yarayı iyileştirmeyeceğini sadece bir pansuman olabileceğini belirtmek istiyoruz. Zira güncel kura göre euro bugün itibarıyla 50 TL seviyesinde bulunuyor. İthal edilen ilaçların güncel kura göre ithalatında sıkıntılar yaşanmaya devam edecektir.
“2018 yılında yüzde 20’lerde olan bu oranın dramatik düşüşü aslında sistemin çoktan iflas ettiğini de ortaya koymaktadır”
Biz eczacılar için ilaçların hem bulunabilir hem de ulaşılabilir olması kritiktir. Zira bulunamayan ilaç, en pahalı ilaçtır. Bu güncellemenin, ilacın hastaya ulaşmasına imkan sağlayacak seviyede olmadığını, yarayı iyileştirmeyeceğini sadece bir pansuman olabileceğini belirtmek istiyoruz. İlaca ulaşmayı kolaylaştıracak gerçek iyileştirmelerin de bir an önce yapılmasını bekliyoruz.
Son yıllarda ilaç sektöründe yaşanan sorunlar daha da gözle görülür hale gelmiştir. Bu durumun kökeni, euro kurunun ilaç sektöründe, gerçek kurdan farklı bir şekilde belirlenmeye devam etmesidir. Uygulamanın ilk başladığı dönemde, ilaç için belirlenen euro kuru, reel euro kuru ile yakın bir seviyede ilerliyordu. Ancak bugün itibariyle, ilaç euro kuru 25,33 lira olarak belirlenirken, reel euro kuru 50 lira seviyelerine çıkmıştır.
İlacın ucuz olmasının erişilebilir olması anlamına gelmediğini ülkemizdeki yenilikçi ilaçlara erişim oranından da rahatlıkla izleyebiliyoruz. Hali hazırda ülkemizdeki ruhsatlı ilaçlara erişimde bile sıkıntı yaşarken yenilikçi tedavilere ve yeni ilaçlara erişim oranımız ne yazık ki çok daha vahimdir. 2018 yılında yüzde 20’lerde olan bu oranın dramatik düşüşü aslında sistemin çoktan iflas ettiğini de ortaya koymaktadır.
Dolayısıyla bu sistemin günümüz ekonomik koşullarında yetersiz kaldığı ve bulunamayan ilaç sorununa çözüm olmaktan ziyade sorunu büyüterek vatandaşlarımızın ilaca ulaşmasını engellediği açıktır. Artık yeni bir çözüm yol, yeni bir yöntem bulmak zorundayız. Eczane eczacılarının sendikası TEİS olarak sağlık otoritemizin anlık çözümlere yönelmek yerine kalıcı çözümler bulması gerektiğine inanıyoruz.
İlaç gibi hayati bir ürünün üretilebilmesi, ulaşılabilmesi ve bulunabilmesi için geçtiğimiz yıllarda ülkemize layığı ile hizmet etmiş olan bu fiyatlandırma sisteminin artık işlevini yitirdiğini ve güncel ekonomik koşullara uygun yeni bir sistemin inşasına ihtiyacımız olduğunu kabul ederek işe başlayabiliriz. En kısa sürede sektörün tüm paydaşlarının kabul edeceği yeni bir sisteme geçilmesi ve ilacın bulunabilir hale gelmesi için gereken düzenlemelerin yapılması gerektiğini kamuoyunun bilgisine sunuyoruz.”
Türk halk müziği sanatçısı, tiyatro, sinema ve dizi oyuncusu Kamil Sönmez vefatının 13. yılında anılıyor.
Karadeniz türkülerinin unutulmaz seslerinden Sönmez, 1947’de Ordu‘nun Perşembe ilçesinde dünyaya geldi.
Başarılı sanatçı, Perşembe’de başladığı eğitimine Giresun Öğretmen Okulu’nda devam etti, üniversite eğitimini Ankara Devlet Konservatuvarı Opera-Şan bölümünde tamamladı.
Avni Dilligil Tiyatrosunda 1968’de profesyonel oyunculuğa başlayan sanatçı, Ankara Sahnesi ve Ankara Kardeş Oyuncular Tiyatrosunda çeşitli rollerde oynadı.
Hekimoğlu ve İnce Memed türküsünü yorumladı
İlk plağını Zülfü Livaneli’nin yapımcılığında yapan Sönmez, 45’lik plağın bir yüzünde Ordu türküsü “Hekimoğlu”nu, diğer yüzünde Zülfü Livaneli’nin Çukurova’dan derlediği sözlerle bestelediği “İnce Memed” türküsünü yorumladı.
Kamil Sönmez, “Yaylanın Soğuk Suyu”, “Çift Jandarma”, “Maçka’da Buluşalım” gibi sevilen Karadeniz türkülerini, “Merhaba” isimli uzunçalarda yorumladı.
Halk türküleri sınavını kazanan sanatçı, TRT Radyosuna girmeye hak kazandı.
Başarılı sanatçı, yorumladığı türkülerinin yanı sıra 1979’dan itibaren “Düşman”, “Eşek Şakası” ve “Deli Kan” adlı yapımlarda rol aldı.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Türk Halk Müziği Korosunda 1993’te solist olarak çalışmaya başlayan Sönmez, 1998’de “devlet sanatçısı” ünvanını aldı.
Nüktedan kişiliğiyle gönüllerde yer buldu
Sönmez, kariyeri boyunca Karadeniz türkülerinin önemli sanatçılarından biri haline geldi, nüktedan kişiliği ile de gönüllerde yer edindi.
Oyuncu ve siyasetçi Osman Yağmurdereli ve müzisyen Faruk Tınaz ile gençlik yıllarında aynı evi paylaşan Sönmez, sanat camiasının sevilen isimleri arasında yer aldı.
Sanatçı, 2009’da Mahsun Kırmızıgül’ün yönetmenliğini üstlendiği “Güneşi Gördüm” filmiyle son kez izleyici karşısına çıktı.
Kamil Sönmez, tedavi gördüğü hastanede 20 Aralık 2012’de, 65 yaşındayken hayatını kaybederek, Ordu Kozağzı Mahalle Mezarlığı’ndaki aile kabristanlığına defnedildi.
Sönmez’in rol aldığı dizi ve filmlerden bazıları şöyle:
“Sev Kardeşim”, “Karagümrük Yanıyor”, “Amerikalılar Karadeniz’de 2”, “Sensiz Olmuyor”, “Fıkralarla Türkiye”, “Ölümsüz Aşk”, “Kınalı Kar”, “Kumsaldaki İzler”, “Tirvana” ve “Bizim Mahalle”

Samsun‘un Vezirköprü ilçesinde Öğürlü İlkokulu’nda Yerli Malı Haftası kapsamında etkinlik gerçekleştirildi.
Etkinliğe katılan Kaymakam Özgür Kaya, öğrencilerle sohbet etti.
Okul yönetimi, etkinliğe katılanlara teşekkür ederek, etkinliğin öğrencilerin yerli üretim bilinci kazanmasına katkı sunduğunu ifade etti.
Etkinliğe İlçe Milli Eğitim Müdürü Resül Özata, Şube Müdürü Burak Akça ile öğrenci ve öğretmenler katıldı.

Kırşehir‘de hakkında 3 yıl 9 ay kesinleşmiş hapis cezası bulunan firari hükümlü yakalandı.
İl Jandarma Komutanlığı Suç Araştırma Timi (JASAT) ve Kaman İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, hakkında kesinleşmiş hapis cezası bulunan S.M.G’nin yakalanması için çalışma yaptı.
Ekipler, teknik ve fiziki takip sonucu bir ikamette saklanan hükümlüyü yakaladı.
Hakkında 3 yıl 9 ay kesinleşmiş hapis cezası bulunan S.M.G, işlemlerinin ardından cezaevine teslim edildi.

Uluslararası Kızılhaç ve Kızılay Dernekleri Federasyonu (IFRC) Sözcüsü Tommaso Della Longa, Gazze Şeridi’nde etkili olan soğuk havanın milyonlarca insanın çektiği acıyı daha da artırdığını belirterek, “Rüzgar ve yağmur, binlerce insanın çadırlarını tamamen yerle bir etmiş, sular altında bırakmış. Bu kesinlikle dayanılmaz bir durum.” dedi.
Longa, Gazze’de yaşanan ağır kış şartlarının yerinden edilmiş kişilerin üzerindeki etkisi ve İsrail’in engellemeleri nedeniyle yeterli insani yardımın bölgeye ulaşmamasına ilişkin, AA muhabirine açıklamalarda bulundu.
Gazze’deki durumun hala çok karmaşık olduğuna işaret eden Longa, “Şiddetli yağmur, selleri tetikliyor. Gazze Şeridi’ni doğrudan etkileyen soğuk hava, milyonlarca insanın çektiği acıyı daha da artırıyor. Filistin Kızılayındaki meslektaşlarımdan gelen bazı görüntüleri az önce gördüm. Rüzgar ve yağmur, binlerce insanın çadırlarını tamamen yerle bir etmiş, sular altında bırakmış. Bu, kesinlikle dayanılmaz bir durum.” ifadelerini kullandı.
Gazze Şeridi’nde saldırı ve çatışmaların olmaması çağrısında bulunarak, ateşkes nedeniyle yardımların Gazze’ye ulaşmasının olumlu yönlerine dikkati çeken Longa, şöyle devam etti:
“(Gazze’ye ulaşan insani yardımlar) Bu yeterli mi? Hayır, yeterli değil. İhtiyaçlar çok büyük. Bu yüzden Gazze Şeridi’ne daha fazla ve farklı türde yardım getirmek için mümkün olan her türlü yardım giriş noktasının açılmasını gerçekten talep ediyoruz. Barınak, kesinlikle tüm temel ihtiyaçlarla birlikte en büyük öncelik. Burada her şeyini kaybetmiş, defalarca yerinden edilmiş 1,5 milyondan fazla insandan bahsediyoruz. Hala temel ihtiyaçlarının her birine ihtiyaç duyuyorlar. Yağmur, rüzgar ve soğuk, Gazze’deki insanların çektiği acıyı tekrar tekrar dayanılmaz hale getiriyor.”
Longa, Gazze’deki sağlık sisteminin bir bütün olarak sıkıntılar yaşadığını, bu sorunların Ekim 2023’ten bu yana sürdüğünü söyledi.
“Geniş çaplı insani yardım operasyonuna ihtiyacımız var”
Sözcü Longa, Filistin Kızılayındaki meslektaşlarının kullandığı ambulansların, seyyar kliniklerin veya hastanelerin hala aktif durumda bulunmasının gerçek manada inanılmaz olduğunu, Gazze’deki sağlıkçıların daha fazlasını yapmak için mücadele ettiğini vurguladı.
Daha fazla desteğe, yardım girişine ve geniş çaplı insani yardım operasyonuna ihtiyaçları olduğuna dikkati çeken Longa, “Bu bir gecede değişecek bir şey değil. Haftalar veya aylar içinde değişecek bir şey değil. Uluslararası toplumun, önümüzdeki yıllarda Gazze halkına destek ve dayanışma vermeye devam etmesi gerekiyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Longa, bu şartlarda canlarını tehlikeye atarak, tüm ihtiyaç sahiplerine yardım eden insani yardım ve sağlık çalışanlarının takdir edilmesi gerektiğinin altını çizdi.
“Gazze’de eğitim, okullar ve temel geçim kaynakları artık neredeyse yok”
Longa, Gazze’de gıdayla ilgili ihtiyaçların da çok büyük olduğunu kaydetti.
Gazze’de erişim daha iyi olsa dahi bunun herkes için yeterli su, gıda ve sağlık desteği bulunduğu anlamına gelmediğini belirten Longa, “Eğitim, okullar ve temel geçim kaynakları artık neredeyse yok. Durum yeterince iyi değil. Gazze artık manşetlerde olmasa bile bu, Gazze’deki insanların yardıma ihtiyaç duymadığı anlamına gelmiyor. Filistinlilere gelecek yıllar için sürdürülebilir ve kalıcı yardım ile destek sağlanması çağrısında bulunuyorum.” ifadelerini kullandı.