40,2607$% 0.13
46,7252€% 0.08
53,9495£% 0.21
4.319,39%0,53
3.335,86%0,37
10.219,67%-0,06
02:00
21 Aralık 2025 Pazar
Kayseri‘de, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyesi olduğu gerekçesiyle hakkında 7 yıl 6 ay kesinleşmiş hapis cezası bulunan firari yakalandı.
İl Emniyet Müdürlüğü İstihbarat ile Terörle Mücadele şubeleri ekipleri, arananların yakalanmasına yönelik çalışma yaptı.
Belirlenen adrese düzenlenen operasyonda, örgütte sözde Ürgüp ilçe sorumlusu olarak faaliyet yürüttüğü belirlenen ve “FETÖ’ye üye olmak” suçundan hakkında 7 yıl 6 ay kesinleşmiş hapis cezası bulunan B.D. (68) yakalandı.
Hükümlü, işlemlerinin ardından cezaevine gönderildi.
Hatay‘da haklarında kesinleşmiş hapis cezası olan 3 hükümlü ile “hırsızlık” suçundan aranan 1 şüpheli yakalandı.
İl Emniyet Müdürlüğü ekipleri, İskenderun ilçesindeki bazı adreslere operasyon düzenledi.
Adreslerde, haklarında çeşitli suçlardan kesinleşmiş hapis cezası olan S.K, S.G. ve F.E.A. ile “hırsızlık” suçundan aranan E.Ö. yakalandı.
İşlemlerinin ardından hükümlüler cezaevine gönderildi, adliyeye sevk edilen E.Ö. de çıkarıldığı hakimlikçe tutuklandı.
Haber: Semanur COŞKUN
(ANKARA) – Ankara Tabip Odası Yönetim Kurulu, “Koruyucu sağlık hizmetlerinin önemine ve ölçeğinin genişliğine karşı Sağlık Bakanlığı‘nın birinci basamak için ayırdığı kaynak yetersizdir. Birinci basamak koruyucu sağlık hizmetlerine yeterli kaynak ayrılmadığı takdirde hizmetlerin organizasyonunda ve sunumunda, Aile Hekimlerinin ve Aile Sağlığı Merkezi çalışanlarının iş yükünde artış kaçınılmaz hale gelir. Sağlıklı bir toplum için koruyucu sağlık hizmetlerinin kamucu bir perspektifte yeniden planlanması ve finansal açıdan güçlendirilmesi gerekmektedir” açıklamasını yaptı.
Ankara Tabip Odası Yönetim Kurulu, “Sağlık Bakanlığı Bütçesinde Koruyucu Sağlık Hizmetlerinin Adı Yok!” başlığıyla yapılan açıklamada, şunlar kaydedildi:
” Sağlık Bakanlığı‘nın güncel resmi verilerine göre, 2024 yılında tüm basamaklarda toplam hekime müracaat sayısı 1 milyar 47 milyon 877 bin 901’e ulaştı. Sağlık Bakanlığı kışkırtılmış sağlık talebini kontrol altına almak yerine 2025 yılında 12,6 olan kişi başı hekime müracaat sayısının 2026 yılında 12,45’e yükseltilmesini planlıyor.
Sağlık sistemi mevcut altyapısı ile bu yükü kaldıramaz durumdadır ve birinci basamakta Aile Hekimlerine başvuru sayısı 449 milyon 571 bin 734’e, kişi başı Aile Hekimine müracaat sayısı 5,2’ye ulaşmış durumdadır. 2025 yılında toplam hekime müracaatın yarısını Aile Hekimleri oluşturmuştur.
Aile Hekimliği, halk sağlığının korunmasında, koruyucu sağlık hizmetinin sunumunda ve planlamasında yapıtaşlardan biridir. Koruyucu sağlık hizmetleri, sadece hastalıkla mücadeleye değil, hastalığa neden olan risk etkenlerini tespit ederek bunların bertaraf edilmesine, halk sağlığını doğrudan ve dolaylı olarak etkileyen toplumsal etkenlerin saptanmasına, sağlığın toplumsal düzlemde korunmasına ve geliştirilmesine odaklanır.”
Açıklamada, koruyucu sağlık hizmetlerinin bağışıklama, erken tanı, aile planlaması, sağlıklı beslenmenin teşviki, sağlık eğitimi ve çevresel risklere yönelik müdahaleleri kapsadığı belirtilirken, bu kapsamda bebek, çocuk ve ergenlerin izlenmesi ile doğurganlık çağındaki kadınlar, gebeler ve lohusalar için izlem ve danışmanlık hizmetleri sunulduğu vurgulandı.
“Sağlık hizmetlerinin kamucu bir perspektifte yeniden planlanması gerekmektedir”
“Koruyucu sağlık hizmetlerinin önemine ve ölçeğinin genişliğine karşı Sağlık Bakanlığı’nın birinci basamak için ayırdığı kaynak yetersizdir” denilen açıklamada, şu görüşlere yer verildi:
“Son 5 yıllık dönem incelendiğinde her yıl Sağlık Bakanlığı bütçesinin büyük bölümü tedavi edici sağlık hizmetlerine ayrılmakta olup, koruyucu sağlık hizmetlerine ayrılan kaynak ortalama yüzde 25 seviyelerinde seyretmektedir.
2026 yılı Sağlık Bakanlığı toplam bütçesinin de yüzde 27,54’ü (406 milyar 255 milyon 829 bin TL) koruyucu sağlık hizmetleri için ayrılmıştır.
Birinci basamak koruyucu sağlık hizmetlerine yeterli kaynak ayrılmadığı takdirde hizmetlerin organizasyonunda ve sunumunda, Aile Hekimlerinin ve Aile Sağlığı Merkezi çalışanlarının iş yükünde artış kaçınılmaz hale gelir. Sağlıklı bir toplum için koruyucu sağlık hizmetlerinin kamucu bir perspektifte yeniden planlanması ve finansal açıdan güçlendirilmesi gerekmektedir.”
Afad : Kahramanmaraş’ın Göksun ilçesi merkezli, saat 16.19’da 4.2 büyüklüğünde deprem oldu.
Haber: Mehmet Duran ÖZKAN / Kamera: Erdal AKBUĞA
(MALATYA) – Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO)- Türkiye Ormancılık Ortaklık Programı kapsamında yürütülen FRIENDS Projesi çerçevesinde, Tarım ve Orman Bakanlığı Orman Genel Müdürlüğü iş birliğinde dost ve kardeş ülke Türkmenistan’a 50 bin adet fidan gönderildi.
Orman İşletme Müdürlüğü’ne bağlı Malatya Dilek Fidanlığı’nda yetiştirilen fidanlar, burada düzenlenen törenin ardından araçlara yüklenerek Türkmenistan’a uğurlandı.
Türkiye’den Türkmenistan’a sevk edilen fidanların, ülke genelinde yürütülen ulusal ağaçlandırma ve ekosistem restorasyonu çalışmalarında kullanılacağı bildirildi.
“Kuraklığa dayanıklı türler sevk edildi”
Yetkililerden edinilen bilgiye göre sevkiyatta, kurak ve yarı kurak koşullara uyumlu, kuraklığa dayanıklı başta ardıç, servi ve mazı türleri olmak üzere ağırlıklı olarak iğne yapraklı türler yer aldı. Tümü tüplü ve dikime hazır olan fidanların, zorlu iklim şartlarında yüksek tutma potansiyeline sahip olduğu vurgulandı.
Bu ayni katkının, Orta Asya ülkelerinde sürdürülebilir orman yönetimini desteklemek, çölleşme ile mücadele etmek ve iklim değişikliğine uyumu güçlendirmek amacıyla yürütülen FRIENDS Projesi’nin somut çıktılarından biri olduğu ifade edildi.
“50 bin fidanı Türkmenistan’a uğurluyoruz”
Elazığ Orman Bölge Müdür Yardımcısı Osman Hasırcı, dost ve kardeş ülke Türkmenistan’ın talebi doğrultusunda Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından 50 bin adet farklı fidan türünün Türkmenistan’a gönderildiğini belirterek, bu çalışmanın bölgesel iş birliği açısından önemli olduğuna dikkat çekti.
“Restorasyon ve rehabilitasyon projelerinde kullanılacak”
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) Orta Asya Alt Bölge Ofisi’nde görev yapan ormancılık uzmanı Burak Avcıoğlu ise “Bu fidanlar, Orta Asya’daki Türk Cumhuriyetlerinde yürütülen restorasyon ve orman rehabilitasyonu çalışmalarına katkı sağlamak amacıyla planlandı. Kuraklığa dayanıklılığıyla öne çıkan ardıç, mazı ve servi türleri, Türkmenistan’ın farklı bölgelerinde uygulanacak restorasyon projelerinde kullanılacak. Çalışma ile iklim değişikliğiyle mücadele, bozulmuş alanların yeniden kazandırılması ve bölgesel ekosistemlerin güçlendirilmesi hedefleniyor” dedi.
Yetkililer, uluslararası iş birliği temelinde yürütülen bu sürecin, ilgili ülkeler açısından uzun vadeli çevresel ve ekolojik faydalar üretmesinin öngörüldüğünü kaydetti.