40,2607$% 0.13
46,7252€% 0.08
53,9495£% 0.21
4.319,39%0,53
3.335,86%0,37
10.219,67%-0,06
02:00
20 Aralık 2025 Cumartesi
“Maceraperest Bir Mimarın Fotoğrafhanesi Arif Hikmet Koyunoğlu 1893-1982″ Sergisi kapsamında “Göz Terbiyesi: Arif Hikmet’in Objektifinden Mimarlık Pratiğine” etkinliği düzenlendi.
İstanbul Araştırmaları Enstitüsü Sergi Salonu’nda “Arka Oda Toplantıları” konuşma serisi çerçevesinde sanatseverlerle buluşan etkinliğe mimarlık, fotoğraf ve sanata ilgi duyan pek çok kişi katıldı.
Toplantıda mimarlık tarihinin önemli isimlerinden Koyunoğlu’nun arşivi üzerinden Osmanlı mimarlık mirasını belgeleme pratiği ile kendi mimari üretimi arasındaki ilişki, dönemin mimarlık eğitimi ve “Birinci Ulusal Mimarlık Akımı” bağlamında ele alındı.
“Fotoğraflarını bir mimar hassasiyetiyle çekmiştir”
İstanbul Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. M. Baha Tanman, Arif Hikmet’in fotoğraflarından hareketle onun Osmanlı mimarisine bakışını, seçtiği yapıları ve bu belgeleme pratiğinin mimarlık formasyonuyla ilişkisini anlattı.
Koyunoğlu’nun çektiği fotoğrafların farklılığına işaret eden Tanman, “Elimizde Koyunoğlu’nun dönemindeki fotoğrafçıların Anadolu’ya dair eserlerinden günümüze ulaşan çok az eser vardır. Ulaşanların çoğu da İstanbul üzerine olanlardır. Arif Hikmet’in çağdaşı yabancı fotoğrafçıların İstanbul’a dair eserleri, bir yerden sonra birbirini tekrar eder. Bir yerden sonra bu fotoğrafları görmekten yorulursunuz. Daha önemlisi bu fotoğraflar, ilgili eserleri bir turist bakış açısıyla fotoğraflar ve ele alır. Arif Hikmet Koyunoğlu, fotoğraflarını bir mimar hassasiyetiyle çekmiştir. Koyunoğlu’nun çektiği fotoğrafları benzerlerinden ayıran temel husus, onun mimarlık gözünün bu eserlerde ortaya çıkmış olmasıdır.” görüşünü paylaştı.
Arif Hikmet’in görsele aldığı yapıların başında Süleymaniye Camisi’nin geldiğini belirten Tanman, “Süleymaniye Camisi, yangınlar geçirmiş olsa da dokusunu bugüne kadar korumayı başarmıştır. Caminin fotoğrafları, genel olarak Haliç’ten çekilmiştir. Arif Hikmet Koyunoğlu’nun çekimleri ise Vefa’dan yapılmıştır. Buna Vefa’dan Süleymaniye’ye bakış diyebiliriz. Fotoğraflardan da anlaşıldığı üzere Mimar Sinan, burada yan revaklarda birtakım denemeler yapıyor. Kubbenin yükünün nasıl aktarıldığını görmek de mümkündür.” şeklinde konuştu.
Prof. Dr. Tanman, Arif Hikmet’in Mihrimah Sultan Camisi fotoğraflarına da değinerek, “Mihrimah Sultan Camisi, İskele Camisi olarak da bilinir çünkü bu yapı inşa edildiğinde bir yalı cami olarak tasarlanmıştır. İnsanlar, kayıkla caminin önündeki rıhtıma gelir, oradan son cemaat yerine çıkarlardı. Buradaki önemli husus, caminin önündeki mesafenin bir doldurma alanla oluşturulmadığıdır. Arif Hikmet’in fotoğrafından Mimar Sinan’ın doğayı rahatsız etmek istemediğini anlıyoruz. Onlar, denizi doldurmayı tercih etmemiş, topoğrafyaya olabildiğince saygı duymuşlar.” ifadelerini kullandı.
Üsküdar’da bulunan Şemsi Ahmed Paşa Camisi’nin de Arif Hikmet’in görsellerinden biri olduğunu hatırlatan Tanman, şunları kaydetti:
“İstanbul’da 1894’te önemli ve hayli yıkıcı bir deprem olmuştur. Bu depremin ardından önce Balkan Savaşları, akabinde ise Birinci Dünya Savaşı yaşanmış, var olan mimari eserler bakımsız kalmış, 20. yüzyıla harap bir şekilde ulaşmıştır. Hikmet’in fotoğrafları da bizlere bu harap hali gösteriyor. Bu yapının özelliği, Paşa’nın türbesinin cami içinde olmasıdır.”
Tanman, Arif Hikmet’in çektiği fotoğraflardan birisinin de meydan çeşmelerine ait olduğunu, çeşmelerin Lale Devri ürünleri olduğunu belirterek, bu mekanlarda Barok tarzının etkilerinin bulunduğunu söyledi.
“Arif Hikmet, mimarlık üslubuyla Birinci Ulusal Mimarlık Akımı’nda farklılaşır”
İstanbul Üniversitesi Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Müjde Dila Gümüş de Arif Hikmet’in mimari projelerini, Birinci Ulusal Mimarlık Akımı ile ilişkisini ve bu akımın kalıplarına tam olarak uymayan özgün yaklaşımını ele aldı.
Arif Hikmet Koyunoğlu’nun 20. yüzyılın başlarındaki Türkiye’de mimarlık eğitimi ve pratiği açısından önemli konuma sahip olduğunu vurgulayan Gümüş, “Arif Hikmet Bey, hem eğitim hayatının dönemin koşullarıyla bir maceraya dönüşmesi hem de bir mimar olarak yetişirken fotoğraflamayı seçtikleri bir erken cumhuriyet mimarının göz terbiyesini takip etmeye olanak tanıyor. Arif Hikmet, hem kamu yapıları tasarlamış hem de mimarlık mirasını Ankara, İstanbul, Bursa, Nevşehir, Kırşehir gibi kentlerde fotoğraflamıştır. Onun fotoğraf arşivi, miras yapıların belgelenmesi açısından bugün benzersiz bir kaynak değeri taşırken kendi mimari projeleri tarihsel formlarla kurduğu özgün ilişkiyi yansıtır.” ifadelerini kullandı.
Koyunoğlu’nun 1. Ulusal Mimari içinde önemli bir yere sahip olduğunu vurgulayan Gümüş, “Arif Hikmet, mimarlık üslubuyla Birinci Ulusal Mimarlık Akımı’nda farklılaşır. Onu özel kılan eserlerden biri Zafer Anıtı Projesi’dir. Bu eserde figürlü heykeller göze çarpar ve bu dönemi için oldukça iddialı bir anlama sahiptir. Bu da Arif Hikmet’in yenilikçi yönüne dair önemli bir örnektir.” şeklinde konuştu.
Birinci Ulusal Mimarlık Akımı’nın en çok eleştirilen yönlerinin başında Selçuklu ve Osmanlı mimarisinden yararlanma şekli olduğuna dikkati çeken Gümüş, “Birinci Ulusal Mimarlık Akımı’ndaki isimler, gelenekten daha çok süsleme yönünde yararlanmışlardır. Mekan oluşturmaktan çok yalnızca süsleme formundan yararlanmak, İkinci Ulusal Mimarlık Akımı’nın ortaya çıkmasındaki önemli bir nedendir. Bu, o döneme dair temel mimari bir meseledir.” değerlendirmesinde bulundu.
6 Nisan 1920
YASAMA YÜRÜTME SİYASET
1- Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Hakimevi’nde düzenlenecek, “Türk Denetimli Serbestlik Sisteminin 20 Yıllık Panoraması 20. Yıla Bütüncül Bakış Sempozyumu”na katılacak.
(Ankara/10.00)
2- CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Zeynel Emre, parti genel merkezinde basın toplantısı düzenleyecek.
(Ankara/14.00)
3- CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökçe Gökçen, Marmara Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nu ziyaretinin ardından açıklama yapacak.
(İstanbul/17.30)
4- TBMM Genel Kurulu’nda, 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi’nin maddelerinin görüşmelerine devam edilecek.
(TBMM/11.00)
EKONOMİ FİNANS
1- Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Valiliğe ziyarette bulunacak, AK Parti Karaman İl Danışma Meclisi Toplantısı’na katılacak, Bölge Kalkınma İdaresi-Kalkınma Ajansı Projeleri ile Organize Sanayi Bölgesi (OSB) Atık Su Arıtma Tesisi Toplu Açılış ve İmza Töreni’ne iştirak edecek.
(Karaman/9.30/10.15/11.05)
2- Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Çubuk Besi Organize Tarım Bölgesi’nde yeni faaliyete geçen besi işletmelerinin toplu açılış törenine katılacak.
(Ankara/14.00)
3- ???????Ticaret Bakanı Ömer Bolat, 28. Geleneksel Tüketici Ödülleri Töreni ile Türkmedya Platin Global 100 Ödül Töreni’ne iştirak edecek.
(Ankara/10.30/İstanbul/20.00)
4- Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Acil Müdahale Römorkörleri ve Kılavuzluk Hizmet Botları Teslim Töreni’ne katılacak.
(İstanbul/11.00)
5- Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün, Teknopark İstanbul’un teknoloji ve girişimcilik buluşması HASAT 2025’e iştirak edecek.
???????(İstanbul/14.45)
6- Türkiye İstatistik Kurumu, aralık ayı tüketici güven endeksini ve 2024 yılı sosyal koruma istatistiklerini açıklayacak.
(Ankara/10.00)
DÜNYA DİPLOMASİ
1- Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, ABD’de Gazze konulu toplantıya katılacak.
(Miami)
2- Gazze’deki ateşkes süreci, İsrail’in ateşkes ihlalleri, bölgedeki insani durum ve gelişmelerin uluslararası alandaki yansımaları takip ediliyor.
(Gazze/Kudüs)
SPOR
1- Trendyol Süper Lig’de 17. haftanın açılış maçında Kocaelispor, Antalyaspor’u konuk edecek.
(Kocaeli/20.00)
2- Trendyol 1. Lig’de 18. hafta, Esenler Erokspor-Sarıyer müsabakasıyla başlayacak.
(İstanbul/20.00)
3- Basketbol Avrupa Ligi’nin 17. haftasında Anadolu Efes, Birleşik Arap Emirlikleri ekibi Dubai Basketbol’u ağırlayacak.
(İstanbul/20.30)
4- Suudi Arabistan’ın ev sahipliğinde düzenlenen İtalya Süper Kupası’nın ikinci yarı finalinde Bologna ile Inter, Al Awwal Park’ta karşılaşacak.
(Riyad/22.00)
***
Anadolu Ajansının yayımladığı haber, görüntü, fotoğraf ve internet ile wap için oluşturduğu her türlü bilgi, abone olmayanlar tarafından hiçbir şekilde kullanılamaz. Abonelerimiz de sözleşme kapsamı dışında bu yayınları çoğaltamaz, başka kurum ve kuruluşlara aktaramaz. Aykırı davrananlar hakkında hukuki ve cezai her türlü başvuru hakkımız saklıdır.
(İSTANBUL) – Gain Medya A.Ş. soruşturması kapsamında adliyeye sevk edilen 4 şüpheliden 3’ü tutuklandı, sunucu Okan Karacan adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Gain Medya soruşturması kapsamında gözaltına alınan Berkin Kaya, Selahattin Aydın ve Barbaros Reşat Gülcan akşam saatlerinde çıkarıldıkları nöbetçi Sulh Ceza Hakimliğince tutuklandı. Sunucu Okan Karacan ise adli kontrol tedbiri uygulanarak serbest bırakıldı.

Irak‘ın Kerkük kentinde 9 Aralık’ta başlayan şiddetli yağışların yol açtığı sel nedeniyle Yahyava Nahiyesi ve Yarımca Köyü’nde yerlerinden edilenler için yardım kampanyası başlatıldı.
Kerkük’teki sivil toplum örgütleri ve yardım dernekleri tarafından başlatılan yardım kampanyası kapsamında toplanan gıda, giyim ve acil ihtiyaç malzemeleri onlarca aileye dağıtıldı.
Yardımların ilk etapta selden en çok etkilenen Yahyava Nahiyesi ve Yarımca Köyü sakinlerine verildiğini aktaran Mecid, yardımlardan yaklaşık 70 ailenin faydalandığı bilgisini verdi.
Mecid, yardımların gıda kolisi, yatak, yorgan, soba, battaniye, ayakkabı ve kışlık kıyafetten oluştuğunu bildirdi.

Farklı disiplinlerden kadınların sanat üretimlerine odaklanılan “Kadınların Gözünden” seminerleri kapsamında ressam Fahrünnisa Zeid konuşuldu.
Türkiye İş Bankası Resim Heykel Müzesi’nde düzenlenen etkinlikte konuşan Doç. Dr. Seda Yavuz, Şakir Paşa ailesinin kızı olarak İstanbul’da doğan ve zamanla uluslararası sanat camiasında tanınan sanatçının yaşamını ve eserlerini anlattı.
Yavuz, Şakirpaşa ailesinin modernleşme sürecinde kadın sanatçıların rolünü anlamak adına önemli bir referans olduğunu, sanatçının resme olan ilgisinin resim eğitimi alan ağabeyi Cevat Şakir Kabaağaçlı’nın etkisiyle çok erken yaşlarda başladığını söyledi.
Fahrünnisa Zeid’in 14 yaşında yaptığı anneannesinin suluboya portresinin günlük hayattan yakaladığı ifade yeteneğini ortaya koyduğunu dile getiren Yavuz, sonraki portrelerinde bu ifadenin güçlü bir biçimde geliştiğini kaydetti.
“Çok cesurca yaptığı resimler var”
Fahrünnisa Zeid’in yaşamında maddi zorluk çekmediğini ancak çocuğunun vefatının onu çok etkilediğini belirten Yavuz, “Bu kayıp onun için ciddi bir kırılma süreci yaşattı. Çok büyük bir bunalım yaşadığını biliyoruz. Sonrasında ilk eşiyle ayrılıyor ve hemen bir başka evlilik yapıyor. Bu evlilikle artık prenses oluyor. İkinci eşi Emir Zeid 1970’li yıllarda hayatını kaybediyor. Evlilik yaşamları boyunca hem onun sanatını destekleyen, bütün isteklerini yerine getiren bir beyefendiymiş.” dedi.
Sanatçının çalışmalarında cesur bir anlatımı olduğuna işaret eden Yavuz, “Çok cesurca yaptığı resimler var. Ne olursa olsun soyuta giden serüvende bile resmin iç dengesini koruyor. Oysa bundan tamamen bağımsızlaşmaya çalışan bir figür var. O kaosu resmin içinde de yaşatmaya çalışıyor.” şeklinde konuştu.
Seda Yavuz, Dame de Sion’daki karalamaları, portre, otoportre çalışmalarından Budapeşte’de yaptığı eserlere, “Üçüncü Mevkii Yolcuları” eserinden soyut kompozisyon çalışmalarına ve sergilerine uzanan yolculuğunda birçok eserinin hikayesini de dinleyicilere sundu.
Fahrünnisa Zeid hakkında
Halikarnas Balıkçısı ismiyle tanınan yazar Cevat Şakir Kabaağaçlı ile ressam Aliye Berger’in kardeşi, ressam Nejad Melih Devrim ile tiyatro sanatçısı ve yazar Şirin Devrim’in annesi, seramik sanatçısı Füreya Koral’ın teyzesi olan sanatçı kalabalık bir aile içinde büyüdü.
İstanbul’da Sanayi-i Nefise Mektebi’ne 1919’da başlayan Fahrünnisa Zeid, Servet-i Fünun yazarı İzzet Melih Devrim ile evliliği sırasında Paris’te Batı sanatıyla tanıştı ve akademik eğitimi bırakarak 1927’de Academie Ranson’a kaydoldu.
Irak Kralı I. Faysal’ın kardeşi Emir Zeid ile 1934’te evlenerek prenses unvanı alan Zeid, diplomat eşinin görevi dolayısıyla resim çalışmalarını Avrupa’nın farklı kentlerinde sürdürdü.
Eşinin 1970’te vefatının ardından Paris’teki yaşamını bırakan sanatçı, 1976’da oğlu Raad’ın da yaşadığı Amman’a yerleşti ve 5 Eylül 1991’de burada hayatını kaybetti. Ölümü üzerine Ürdün’de ulusal yas ilan edildi.