42,8230$% 0
50,5117€% 0.12
57,8617£% 0.15
6.116,16%0,12
4.443,08%0,11
11.311,06%-0,27
02:00
23 Aralık 2025 Salı
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi bünyesinde hizmet veren Lokomotif Çocuk Köyü’nde psikolog olarak görev yapan Büşra Karataş, çocuklarda ekran kullanımının giderek arttığına dikkat çekerek ailelere önemli uyarılarda bulundu. Karataş, ekranı tamamen yasaklamanın kalıcı bir çözüm olmadığını, asıl amacın çocuklara rutin kazandırmak ve teknolojiyle sağlıklı bir denge kurmayı öğretmek olduğunu dile getirdi.
“EKRAN BAĞIMLILIĞI AŞIRIYA KAÇMAMALI”
Lokomotif Çocuk Köyü’nün psikologlarından Büşra Karataş, ailelerin ekran bağımlılığı konusunda merak ettiklerini ve çocuklarıyla bu süreci nasıl faydalı yönetebileceklerini aktardı. Karataş, ekran bağımlılığının tablet, telefon ve televizyon gibi teknolojik cihazların çocuklar tarafından kontrolsüz ve aşırı kullanımıyla ortaya çıktığını ifade etti. Bunun beraberinde ekran bağımlılığı olan çocuklarda kontrol kaybı, ani öfke patlamaları, dikkat ve odaklanma sorunları, uyku bozuklukları ve dil gelişiminde gecikmeler görüldüğünü belirten Karataş, bu durumun hem fiziksel hem de ruhsal gelişimi olumsuz etkilediğini vurguladı.
“BELLİ BİR KURALIMIZ OLSUN”
Ailelere tavsiyelerde bulunan Karataş, ekranı tamamen yasaklamanın kalıcı bir çözüm olmadığını, asıl amacın çocuklara rutin kazandırmak ve teknolojiyle sağlıklı bir denge kurmayı öğretmek olduğunu dile getirdi. Bu bağlamda yapılması gerekenleri anlatan Karataş, “Cihazlarınızı evlerinizin görünür alanlarında tutun. Örneğin evin salonunda masanın üzerinde. Akşam saat 9’da belirli bir kuralımız olsun ve herkes yatmadan önce teknolojik cihazları masanın üzerine bıraksın” diyerek, bu gibi rutinlerle çocuklardaki ekran bağımlılığının yönetilebileceğinden bahsetti.
Psikolog Karataş, çocukların spor, sanat ve kültürel faaliyetlere yönlendirilmesinin ekran süresini doğal şekilde azalttığını da aktardı.
AİLELERİN ROLÜ BÜYÜK
Anne ve babaların çocuklar için en güçlü rol model olduğuna dikkat çeken Karataş, ebeveynlerin kendi ekran sürelerinin çocukların ekran alışkanlıklarını doğrudan etkilediğini söyledi. Yemek sırasında, uyku öncesinde ve belirli saatlerin dışında ekran kullanılmamasının çocuklarda sınır bilinci oluşturduğunu vurgulayan psikolog Karataş, birçok konuda olduğu gibi ekran bağımlılığında da anne ve babalara önemli roller düştüğünü söyledi.
“EKRANI FAYDALI HALE GETİRİN”
Karataş, dijital medyanın çocuklar tarafından doğru kullanımı konusunda endişe duyan ailelere de önerilerde bulundu. Sürekli telefon, tablet ya da teknolojik cihazlarla vakit geçiren bir ebeveynin çocuğundan kitap okumasını bekleyemeyeceğini ifade eden Karataş, çocuklara teknolojiyi doğru amaçlarla kullanma alışkanlığı kazandırılması gerektiğini vurgulayarak, “Örneğin online bir alışveriş yaparken çocuğunuzu sürece dahil edebilirsiniz. Bu hem dijital dünyanın faydalı amaçlarla da kullanılabileceğini öğretir hem de birlikte kaliteli zaman geçirmenizi sağlar” dedi.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi bünyesinde hizmet veren Lokomotif Çocuk Köyü’nde psikolog olarak görev yapan Büşra Karataş, çocuklarda ekran kullanımının giderek arttığına dikkat çekerek ailelere önemli uyarılarda bulundu. Karataş, ekranı tamamen yasaklamanın kalıcı bir çözüm olmadığını, asıl amacın çocuklara rutin kazandırmak ve teknolojiyle sağlıklı bir denge kurmayı öğretmek olduğunu dile getirdi.
“EKRAN BAĞIMLILIĞI AŞIRIYA KAÇMAMALI”
Lokomotif Çocuk Köyü’nün psikologlarından Büşra Karataş, ailelerin ekran bağımlılığı konusunda merak ettiklerini ve çocuklarıyla bu süreci nasıl faydalı yönetebileceklerini aktardı. Karataş, ekran bağımlılığının tablet, telefon ve televizyon gibi teknolojik cihazların çocuklar tarafından kontrolsüz ve aşırı kullanımıyla ortaya çıktığını ifade etti. Bunun beraberinde ekran bağımlılığı olan çocuklarda kontrol kaybı, ani öfke patlamaları, dikkat ve odaklanma sorunları, uyku bozuklukları ve dil gelişiminde gecikmeler görüldüğünü belirten Karataş, bu durumun hem fiziksel hem de ruhsal gelişimi olumsuz etkilediğini vurguladı.
“BELLİ BİR KURALIMIZ OLSUN”
Ailelere tavsiyelerde bulunan Karataş, ekranı tamamen yasaklamanın kalıcı bir çözüm olmadığını, asıl amacın çocuklara rutin kazandırmak ve teknolojiyle sağlıklı bir denge kurmayı öğretmek olduğunu dile getirdi. Bu bağlamda yapılması gerekenleri anlatan Karataş, “Cihazlarınızı evlerinizin görünür alanlarında tutun. Örneğin evin salonunda masanın üzerinde. Akşam saat 9’da belirli bir kuralımız olsun ve herkes yatmadan önce teknolojik cihazları masanın üzerine bıraksın” diyerek, bu gibi rutinlerle çocuklardaki ekran bağımlılığının yönetilebileceğinden bahsetti.
Psikolog Karataş, çocukların spor, sanat ve kültürel faaliyetlere yönlendirilmesinin ekran süresini doğal şekilde azalttığını da aktardı.
AİLELERİN ROLÜ BÜYÜK
Anne ve babaların çocuklar için en güçlü rol model olduğuna dikkat çeken Karataş, ebeveynlerin kendi ekran sürelerinin çocukların ekran alışkanlıklarını doğrudan etkilediğini söyledi. Yemek sırasında, uyku öncesinde ve belirli saatlerin dışında ekran kullanılmamasının çocuklarda sınır bilinci oluşturduğunu vurgulayan psikolog Karataş, birçok konuda olduğu gibi ekran bağımlılığında da anne ve babalara önemli roller düştüğünü söyledi.
“EKRANI FAYDALI HALE GETİRİN”
Karataş, dijital medyanın çocuklar tarafından doğru kullanımı konusunda endişe duyan ailelere de önerilerde bulundu. Sürekli telefon, tablet ya da teknolojik cihazlarla vakit geçiren bir ebeveynin çocuğundan kitap okumasını bekleyemeyeceğini ifade eden Karataş, çocuklara teknolojiyi doğru amaçlarla kullanma alışkanlığı kazandırılması gerektiğini vurgulayarak, “Örneğin online bir alışveriş yaparken çocuğunuzu sürece dahil edebilirsiniz. Bu hem dijital dünyanın faydalı amaçlarla da kullanılabileceğini öğretir hem de birlikte kaliteli zaman geçirmenizi sağlar” dedi.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kayseri‘de 2026 yılında Jujitsu branşında ulusal ve uluslararası faaliyetlerde yarışmalara katılacak olan sporcuların seçmeleri yapıldı.
Türkiye Muaythai Federasyonu’na bağlı olan Jujitsu branşı; 2026 yılında Ulusal ve Uluslararası faaliyetlerde yarışmalara katılacak olan sporcularının il seçmesini Kayseri Gençlik Spor İl Müdürlüğü çok amaçlı spor salonunda yaptı. Jujitsu’dan sorumlu Kayseri Muaythai İl Temsilcisi Yardımcısı Hakan Büyükçekiç; Jujitsu branşının tanıtımının Kayseri olarak Türkiye’de öncülüğünü yapacaklarını söyledi. Büyükçekiç; “Seçmelere katılan kulüplerimize, antrenörlerimize, hakemlerimize, sporcularımıza ve Muaythai İl Temsilcisi Fatih Kağan Ulu’ya teşekkür ediyorum. Jujitsu branşı dünyada çok popüler bir spor. Bizlerde çok çalışıp Türkiye’de Kayseri olarak bunun öncülüğünü yapacağız. 2026 yılı için hazırlıklarımız tamam” dedi. – KAYSERİ

MANZHOULİ, 21 Aralık (Xinhua) — 22. Çin-Rusya- Moğolistan Uluslararası Buz ve Kar Festivali cumartesi günü Çin’in İç Moğolistan Özerk Bölgesi’nin Manzhouli kentinde başladı. Festival kapsamında kurulan tema parkı, 128.000 metrekarelik bir alanı kaplıyor.

Bursa’nın İnegöl ilçesinde, “Çocuk Odaklı Afet Eylem Planı Çalıştayı”nda akademisyenler, STK ve kurumların temsilcileri afetlerde çocukları önceleyen yaklaşımları görüştü.
İnegöl Belediyesi ev sahipliğinde, Oylat’taki bir otelde, 25 üniversiteden akademisyenlerin, STK ve kurumların temsilcilerinin katıldığı çalıştayda, afet durumlarında çocukları merkeze alan, onların korunması, onlara destek sağlanması konularında yenilikçi yaklaşımlar ele alındı.
“Oyun dersem çık, afet dersem çıkma”, “Afet her yerde, çocuk nerede?”, “Sesimi duyan var mı?” ve “Afet çantama oyuncak koyabilir miyim?” oturumlarıyla gerçekleştirilen çalıştay kapsamında, afet öncesi hazırlık, afet anı müdahale ve afet sonrası psikososyal destek süreçlerinde çocukların ihtiyaçlarına yönelik uygulamalar da tartışıldı.
Alanında yetkin uzmanlar ve ilgili kurum temsilcilerinin katılımıyla sunumlar ve görüş alışverişleri gerçekleştirilen etkinlik sonunda elde edilen çıktıların, yine belediye koordinasyonunda uygulamalarla hayata geçirilmesi planlanıyor.
“Türkiye genelinde uygulanacak bir rehber oluşturmanın fitilini ateşlemek istiyoruz”
Alper Taban, açılış konuşmasında, hedeflerinin yerelde üretilen bu çalışma ile bir model oluşturmak olduğunu belirterek, “Türkiye genelinde uygulanacak bir rehber oluşturmanın buradan fitilini ateşlemek istiyoruz. Afetler bulunduğumuz coğrafyanın bir gerçeği. Ne yazık ki bizler afetlerle yaşamayı öğrenmesi gereken bir ülkeyiz.” dedi.
Taban, afetlerden herkesin etkilendiğini ancak en ağır yükü çocukların taşıdığını vurgulayarak, şöyle konuştu:
“Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, AFAD, Strateji Raporunu, UNICEF verilerine göre Kahramanmaraş depreminin çocuklar üzerindeki etkisi rakamlarla şöyle, deprem bölgesinde 4,8 milyon çocuk ve genç var. Bir buçuk milyon çocuğa mental ve psikososyal destek sağlandı. Refakatçisi olmayan 1914 çocuk enkazdan çıkartıldı. Bu çocuklardan 1880’i de ailelerine ulaştırıldı veya alternatif olarak bakıma verildi. Kahramanmaraş’ta yine 319 çocuk koruyucu aileye kavuştu. Hala kimliği tespit edilememiş olan kayıp 30-35 çocuk olduğu da biliniyor. İşte tam tam da bu nedenle afet yönetiminde çocukları merkeze almadan bakamayız. Biz afet yönetiminin sadece kriz alanında yapılan müdahalelerle de sınırlı görmüyoruz. Afet öncesinde çocuklarımızı bilinçlendiren, afet anında onları koruyacak mekanizmaları oluşturan afet sonrasında ise fiziksel olduğu kadar psikososyal iyileşmeyi de önceleyen bütüncül bir yaklaşımı savunmaktayız.”
İstanbul Ticaret Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hanifi Parlar da, afetlerin zaman, mekan ve ölçek tanımaksızın toplumları derinden etkileyen olgular olduğunu belirterek, şunları dile getirdi:
“Bilimsel çalışmalar açıkça göstermektedir ki afetlerin etkisi herkes için eşit değildir. Çocuklar fiziksel, psikolojik, sosyal ve bilimsel, gelişimsel özellikleri nedeniyle afet öncesinde, afet anında ve afet sonrasında çok katmanlı risklerle karşı karşıya gelmektedirler. Bu nedenle afet yönetimini çocuk odağından yeniden düşünmek bir tercih değil bilimsel bir etik ve insani sorumluluktur.”