40,2607$% 0.13
46,7252€% 0.08
53,9495£% 0.21
4.319,39%0,53
3.335,86%0,37
10.219,67%-0,06
02:00
20 Aralık 2025 Cumartesi
(TBMM) – TTBMM Genel Kurulu’nda AK Partili Hulki Cevizoğlu ile CHP Grup Başkanvekili Murat Emir arasında “Atatürk” ve “Kanal İstanbul” konuları üzerinden başlayan tartışma gerginliğe dönüştü, CHP’liler ile AK Partili vekiller birbirinin üzerine yürüdü.
Meclis Başkanvekili Tekin Bingöl başkanlığında toplanan TBMM Genel Kurulu’nda, 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi’nin maddeleri üzerinde görüşmeler sürüyor.
AK Parti İstanbul Milletvekili Hulki Cevizoğlu, konuşmasını tamamladıktan sonra CHP sıralarına yönelik “Atatürkçülüğü bilmediğinizi şimdi kanıtlamak istiyorum. Ne güzel, Atatürk deyince sakinleştik. Bende şimdi size bir soru soracağım. Başöğretmen Atatürk değil mi? Harf İnkılabını’nı kim yaptı, Atatürk değil mi? Büyük harfi, küçük harfi kim öğretti? Atatürk. Şimdi özellikle CHP’li milletvekili arkadaşlarıma soruyorum; burada Kemal Atatürk yazıyor. Atatürk’ün a’sı özel isim, neden küçük? Bir taneniz bana cevap versin. Aklınıza bile gelmemiştir. Hadi söyleyin. Böyle Atatürkçülük olmaz. Atatürk üzerine biraz çalışmanız gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Murat Emir: “Bugün bu tartışmayı neden açıyorsunuz biliyor musunuz? Kapılandığınız yer iyice görsün istiyorsunuz”
Cevizoğlu’nun konuşmasının ardından söz alan CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, “Sizinle yaptığım son Halk TV programını hatırlıyorum. Kanal İstanbul’un bir ‘vatana ihanet projesi’ olduğunu, Montrö’yü kaldırmak üzere tasarlandığını ve bu ihanetin baş senaristinin de Recep Tayyip Erdoğan olduğunu, siz göbeğiniz yırtılırcasına söylüyordunuz. Bugün bu tartışmayı neden açıyorsunuz biliyor musunuz? Kapılandığınız yer iyice görsün istiyorsunuz. Reis görsün senin ne kadar AKP’li olduğunu. Nazım Hikmet bugün burayı seyretseydi, Abidin Dino’ya ‘Sen yağdanlığın resmini yapabilir misin?’ diye sorardı. O kadar” karşılığını verdi.
AK Partili Cevizoğlu: “CHP, Cumhuriyeti kuran parti değildir”
Tekrar kürsüye çıkan Cevizoğlu, “Atatürkçülük sizin tekelinizde değil. Bana göre Kanal İstanbul yetmez, Anadolu’ya tarafına da bir başka kanal daha yapılması gerekiyor. Bunu da söyledim. Atatürkçülük konusunda tartışmadan kaçtığınızı anlıyorum. Atatürk’ü savunamazsınız. CHP, Cumhuriyet’i kuran parti değildir. Atatürk kurmuştur Cumhuriyet’i. Tarihinizi okuyun önce. Cumhuriyet’i kuran parti CHP değildir. Siz İnönü’nün partisi oldunuz. İnönü’nün kim olduğunu söyleyeyim size; 1960 darbesinde Cemal Gürsel’e ‘Emrinizdeyiz paşam. Çok güzel iş yaptınız’ diyen kişidir, İnönü” dedi.
Emir: “Bu cesareti kimden alıyorsun?”
Bu sözler üzerine tekrar kürsüye çıkan CHP’li Emir, “Herkesin tanık olduğu üzere Halk TV’de Kanal İstanbul için ‘ihanet projesidir’ dediğini reddedemedi. Döndükten sonra CNN’de neler söylediğini anlattı. Bizim her siyasete saygımız var. 85 milyon başımızın tacıdır. AK Partililerle de sorunumuz olmaz. Zamanla görüşü değişenlerle de sorunumuz olmaz. Ama bir günde değişenlerden iğreniyoruz. Sen kimsin de bize soru soruyorsun? Bu cesareti kimden alıyorsun?” sözleriyle tepki gösterdi.
Emir: “Otur yerine”
Bu sırada ayakta olan Cevizoğlu’na Murat Emir’in kürsüden “Otur yerine. Buraya mı geleceksin, dtur yerine” demesi üzerine, Genel Kurul salonunda CHP’li milletvekilleri ile AK Partili milletvekilleri arasında gerginlik çıktı. Birbirinin üzerine yürüyen bazı vekiller arasında itişme yaşanması üzerine, oturuma ara verildi.

KAYSERİ’de masa sandalye imalatı yapan mobilya atölyesinde çıkan yangın, itfaiyenin 1 saatlik çalışması sonucu söndürüldü.
Yangın, saat 20.00 sıralarında Kocasinan Mobilyacılar Sitesi 5092’nci sokakta bulunan atölyede meydan geldi. Masa sandalye imalatı yapan atölyede henüz bilinmeyen nedenle yangın çıktı. Kısa sürede büyüyen alevler atölyeyi kapladı. İhbar üzerine olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Yangın, itfaiyenin yaklaşık 1 saatlik çalışması sonucu söndürüldü. Yangınla ilgili soruşturma başlatıldı.
Fransız çimento firması Lafarge‘ın yargılandığı davada, sanık avukatlarından Noemie Saidi-Cottier, Lafarge ile Fransız istihbarat birimleri arasında “yakın bağlar” olduğunu söyledi.
Tüzel kişi sıfatıyla Lafarge ve 8 kişinin, 2013-2014 döneminde Suriye’deki faaliyetleri kapsamında “terör örgütünü finanse etmekten” yargılandığı dava, Paris Ceza Mahkemesi’nde devam ediyor. Bugünkü duruşmada, sanıkların avukatları dinlendi.
Lafarge’ın eski güvenlik personeli olan Ürdünlü sanık Ahmad Al Jaloudi’nin avukatı Saidi-Cottier, terör örgütlerine yapılan ödemelerden haberdar olmanın, terör örgütünü finanse etmek anlamına gelmediği değerlendirmesinde bulundu.
Saidi-Cottier, müvekkilinin bölgedeki terör örgütlerine ödeme yapılması için firmaya tavsiyede bulunmadığını dile getirerek, “Eğer Al Jaloudi’nin tavsiyede bulunduğu, ödeme yapmaya çağırdığı bir e-posta bulursanız, o zaman onu mahkum ederseniz.” ifadesini kullandı.
Müvekkilinin yalnızca bölgedeki durumla ilgili üstlerine bilgi aktardığını savunan Saidi-Cottier, firmanın terör örgütlerine yaptığı ödemeler hakkında “Sayın Al Jaloudi, bu ödeme sürecinin dışında.” dedi.
Saidi-Cottier, firmadan Fransa İç İstihbarat Birimi (DGSI) ve Fransa Dış İstihbarat Birimine (DGSE) bilgiler gönderildiğini belirterek “Lafarge ile (Fransız) istihbarat birimleri arasında yakın bağlar vardı.” diye konuştu.
“Kurum neden bu raporları paylaşmadı?”
Firmanın Suriye’deki yan kuruluşu Lafarge Çimento Suriye’nin (LCS) 2014-2016 yıllarındaki eski Üst Yöneticisi (CEO) sanık Frederic Jolibois’nın avukatı Jean Reinhart, müvekkilinin LCS’nin başına getirildiğinde, bölgede var olan tehlikeden haberdar edilmediğini söyledi.
Reinhart, Lafarge’ın düzenlediği güvenlik komitelerine katılanların Suriye’deki iç savaş sırasında terör örgütlerine yapılan ödemelerden haberdar olduğunu ancak Jolibois’nın bu komitelerden yalnızca, Lafarge dosyasında soruşturma aşamasında haberdar olduğunu savundu.
Lafarge’ın bu komiteden çıkan raporları Jolibois’ya iletmediğini belirten Reinhart, “Kurum neden bu raporları paylaşmadı?” diye sordu.
Reinhart ve Saidi-Cottier, müvekkilleri için beraat talebinde bulundu.
LCS’nin 2008-2014 yıllarındaki CEO’su Bruno Pescheux’nün avukatı Diane Floreancig, dava kapsamında sanıkların hiçbirinin bölgedeki terör örgütlerini ideolojik olarak desteklemediğini dile getirerek “Pescheux, bir terörist olmadan nasıl terör örgütünü finanse etmiş olabilir?” sorusunu yöneltti.
Floreancig, kanuna göre, “terör örgütü finanse etme” suçunu işlemiş olmak için ilgili ödemenin örgüte ulaşması gerektiğine işaret ederek, Lafarge ile bölgedeki silahlı örgütler ve terör örgütleri arasında aracı olduğu iddia edilen Suriyeli sanık Firas Tlass’a verilen paranın dağıtıldığına dair dosyada herhangi bir kanıt bulunmadığını savundu.
AA, Lafarge’ın DEAŞ’ı finanse ettiğini kanıtlayan belgeleri yayımlamıştı
Anadolu Ajansı (AA), 7 Eylül 2021’de Fransız şirketi Lafarge’ın, terör örgütü DEAŞ’ı Fransız istihbaratının bilgisi dahilinde finanse ettiğini kanıtlayan belgeleri yayımlamış, bu belgeler dünya genelinde geniş yankı bulmuştu.
Şirket hakkında Haziran 2017’de açılan soruşturma kapsamında Lafarge’ın Yönetim Kurulu Başkanı Bruno Lafont’un da aralarında bulunduğu bazı üst düzey yöneticiler, “teröre finansman sağlamakla” suçlanmıştı.
Soruşturmadan sorumlu 3 sorgu hakimi, 16 Ekim 2024’te Lafarge Grubu ve şirketin 4 eski yöneticisinin, terör örgütünü finanse ettikleri ve DEAŞ dahil terör örgütleri ile her türlü finansal ve ticari ilişkiyi yasaklayan Avrupa Birliği’nin ambargosunu ihlal ettikleri suçlamalarıyla yargılanmalarına karar vermişti.
Fas hükümeti, ülkenin batısındaki Asfi kentinde 37 kişinin hayatını kaybetmesine yol açan sel felaketinin ardından, afetten etkilenen bölgelerin rehabilitasyonu için bir yardım programı başlattığını açıkladı.
Hükümetten yapılan yazılı açıklamada, sel felaketinden etkilenenler için “hızlı ve etkin müdahale” amacıyla bazı kararlar alındığı ifade edildi.
Bu kapsamda açıklanan yardım programıyla, kişisel eşyalarını kaybedenlere acil yardım sağlanacağı, hasar gören konutların durumunun inceleneceği ve gerekli desteğin verileceği kaydedildi.
Ayrıca, selden zarar gören ticari işletmelerin tamir, restorasyon ve yeniden inşasının da yapılacağı belirtildi.
Fas’ın Atlas Okyanusu kıyısında yer alan Asfi kentinde, 14 Aralık’tan bu yana etkili olan şiddetli yağış, sel ve fırtına nedeniyle 37 kişinin hayatını kaybettiği bildirilmişti.
Rami Kütüphanesi‘nde yılın en uzun gecesi olan “Şeb-i Yelda” her yaştan katılımcıya hitap eden zengin bir etkinlik programıyla karşılanacak.
Kütüphaneden yapılan açıklamaya göre, ışığın karanlığa galip gelişini simgeleyen Şeb-i Yelda kapsamında masal anlatılarından çocuk atölyelerine, söyleşilerden konserlere ve yetişkinlere yönelik özel atölyelere uzanan çok yönlü bir program sanatseverlerle buluşacak.
Programda çocuklara yönelik hayal gücünü ve üretkenliği destekleyen atölyeler öne çıkarken,
masal anlatıları, kukla gösterileri ve çocuk konserleriyle Şeb-i Yelda’nın kültürel mirası eğlenceli
bir dille aktarılacak.
Şeb-i Yelda’nın yalnızca bir gelenek değil, kuşaklar arası bir kültürel paylaşım alanı olarak yeniden yorumlanacağı etkinliklerde, gecenin anlamı, felsefi, edebi ve kültürel boyutları düşünsel ve sanatsal bir çerçevede ele alınacak.
En uzun gece ışıkla ve hikayeyle aydınlanacak
Rami Kütüphanesi ev sahipliğinde ücretsiz gerçekleştirilecek etkinliklerde, en uzun gece ışıkla ve hikayeyle aydınlanacak.
“Şeb-i Yelda-Agamografy Atölyesi: Gece-Gündüz” başlıklı etkinlik, Perihan Şenocak’ın rehberliğinde 7-12 yaş grubundaki çocuklarla 21 Aralık 13.30-14.30 saatlerinde Salon 171’de düzenlenecek.
“Hayal Gücü Atölyesi: Şeb-i Yelda’nın Işığında Masallar ve Ötesi” yazar Seda Bayrak Durgut’un katılımıyla 10-14 yaş grubuna yönelik olarak 21 Aralık 14.00-15.30 saatlerinde Salon 147’de yapılacak.
Etkinlikler kapsamında 7-12 yaş grubuna yönelik “Yelda’daki Anı Kitabım: Binbir Gecenin Sihirli Lambası” başlıklı çocuk atölyesi 21 Aralık 14.00-14.45 saatlerinde, “Kültür Çantamdaki Kuklalar En Uzun Gecede Sahneye Çıkıyor” adlı çocuk atölyesi de 15.00-15.45 saatlerinde Salon 152’de gerçekleştirilecek.
Şeb-i Yelda Çocuk Konseri’nde Betül Taşcı ve Mücahit Kartalcı 6-12 yaş grubundaki çocuklar için 21 Aralık 15.00-16.00 saatlerinde Salon 173’te sahne alacak.
Feyza Yadikar Sarıoğlu ve Gamze Aksu’nun anlatımıyla “Şeb-i Yelda Çocuk Masal Anlatısı” 6-10 yaş grubuna yönelik 21 Aralık 16.00-17.00 saatlerinde Salon 173’te yapılacak.
Yetişkinlere yönelik “Büyük Yelda Gecesi: Işığın Kutlaması” programı, 21 Aralık’ta 17.00-20.00 saatleri arasında Salon 120’de gerçekleştirilecek.
“Yelda’nın Işığında Hafız” başlıklı atölye, Qurmazd Golyari yürütücülüğünde 18 yaş ve üzeri katılımcılar için 21 Aralık’ta 19.00-20.00 saatlerinde Salon 114’te düzenlenecek.