DOLAR

40,2607$% 0.13

EURO

46,7252% 0.08

STERLİN

53,9495£% 0.21

GRAM ALTIN

4.319,39%0,53

ONS

3.335,86%0,37

BİST100

10.219,67%-0,06

İmsak Vakti a 02:00
Kayseri PARÇALI AZ BULUTLU 30°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

21 Aralık 2025 Pazar

    DİĞER YAZARLARIMIZ

      Malatya’da trenin çarptığı genç öldü

      Malatya’da trenin çarptığı genç öldü
      0

      BEĞENDİM

      ABONE OL

      Malatya‘nın Yeşilyurt ilçesinde trenin çarptığı 17 yaşındaki genç hayatını kaybetti.

      Bostanbaşı Mahallesi Özsan Sanayi Sitesi mevkisinde demir yolu hattından karşıya geçmeye çalışan Buğrahan Sağdıç’a tren çarptı.

      İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi.

      Hayatını kaybettiği belirlenen Sağdıç’ın cenazesi, otopsi için Adli Tıp Kurumu Malatya Grup Başkanlığı morguna kaldırıldı.

      Kaynak: AA / Orhan Yoldaş – Güncel
      Devamını Oku

      Türk Kızılay Zara Temsilciliği hizmet binası törenle hizmete açıldı

      Türk Kızılay Zara Temsilciliği hizmet binası törenle hizmete açıldı
      0

      BEĞENDİM

      ABONE OL

      Sivas‘ın Zara ilçesinde Türk Kızılay Temsilciliği hizmet binası düzenlenen törenle hizmete açıldı.

      Sivas İl Özel İdaresinden Türk Kızılay Zara Temsilciliğine tahsisi gerçekleştirilen binanın açılışı için düzenlenen törende konuşan Kızılay Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Sarılar, Kızılay’ın bütçesinin 65 milyar lira olduğunu belirtti.

      Kurumun yöneticisi ve Sivaslı olmaktan gurur duyduğunu dile getiren Sarılar, “Geçmişteki Kızılay ile bugünkü Kızılay arasında çok ciddi farklar var. Kök hücre alımını da yapımını da hastalara ulaştırmayı da Sağlık Bakanlığı Türk Kızılay’a vermiştir. Zara Temsilciliği binamızın tahsisinden hizmete kazandırılmasına kadar emeği geçenlere teşekkür ediyor, ilimize, ilçemize hayırlı olmasını temenni ediyorum.” ifadelerini kullandı.

      İl Genel Meclis Başkanı Mehmet Şarkışla da İl Özel İdaresine ait, düzenleme ve tadilatlarla kullanılabilecek durumda olan binaları değerlendirerek halkın hizmetine sunduklarını belirterek, bu binanın da vatandaşlar için hayırlı hizmetler vereceğini kaydetti.

      Türk Kızılay Zara Temsilcisi Serdal Öztürk ise hayırseverlerin de desteğiyle binanın tadilatı yaparak açılışını gerçekleştirdiklerini ifade etti.

      Konuşmaların ardından hizmet binasının açılmasında emeği geçen hayırseverlere plaket verildi.

      Zara İlçe Müftüsü Yunus Güleç’in yaptığı duanın ardından Türk Kızılay Zara Temsilciliği hizmet binası kurdele kesilerek hizmete açıldı.

      Açılış törenine Kaymakam Mehmet Ali Atak, Belediye Başkanı Fatih Çelik, İl Özel İdaresi Genel Sekreter Yardımcısı Burak Caner, ilçe protokolü, muhtarlar ve davetliler katıldı.

      Kaynak: AA / İbrahim Özel – Güncel
      Devamını Oku

      Keban Kaymakamı Atalık kurumları denetledi

      Keban Kaymakamı Atalık kurumları denetledi
      0

      BEĞENDİM

      ABONE OL

      Keban Kaymakamı Furkan Atalık, kurumlarda denetimlerde bulundu.

      Kaymakamlıktan yapılan açıklamaya göre, Kaymakam Atalık, İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü, İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, İlçe Gençlik ve Spor Müdürlüğü ve İlçe Müftülüğünü ziyaret etti.

      İlgililerden çalışmalar hakkında bilgi alan Atalık, kurumlarda inceleme yaptı.

      Kaynak: AA / Pirhasan Doğan – Güncel
      Devamını Oku

      Bakan Tekin: Eğitim öğretim süreçleri siyasi perspektifin ötesinde karar verilmesi gereken bir konu

      Bakan Tekin: Eğitim öğretim süreçleri siyasi perspektifin ötesinde karar verilmesi gereken bir konu
      0

      BEĞENDİM

      ABONE OL

      Arnavutköy İbrahim Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’ni ziyaret eden Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, “‘Burada niye devlet okul yapılmıyor? diye düşündüğünüz şeylerin arkasında bir sürü hukuki başka sebep var. Dolayısıyla bize destek olan belediye başkanları var, olmayıp bunun reklamını yapan belediye başkanları var. Eğitim-öğretim süreçleri siyasi perspektifin ötesinde karar verilmesi gereken bir konu” dedi.

      Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Arnavutköy İbrahim Özaydın Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’ni ziyaret etti. Bakan Tekin’e ziyaretinde İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Murat Mücahit Yentür, MEB Destek Hizmetleri Genel Müdürü Ömer Fatih Karakullukçu, Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürü Salih Kaygusuz, Arnavutköy Kaymakamı Mahmut Hersanlıoğlu, Arnavutköy İlçe Milli Eğitim Müdürü Mustafa Yılmaz eşlik etti. Bakan Tekin, okul girişinde bulunan Dron takımı çalışma sahasını ziyaret ederek takımda bulunan öğrencilerle sohbet etti. Proje ile ilgili okul müdürü Saadet Bektaş’tan bilgi alan Tekin ardından dron gösterisini izledi. Okulun içerisinde yer alan robot takımlarını ve mühendislik tasarım atölyesini de ziyaret eden Tekin, öğrencilerle sohbet edip projelerle ilgili bilgi aldı. Ardından Bakan Tekin, öğretmenler odasında okulun öğretmenleri ile bir araya gelerek sohbet etti.

      ‘YEREL YÖNETİMLERLE ÇOK YAKIN ÇALIŞMAK DURUMUNDAYIZ’

      Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, “2023 Haziran ayında, Bakan olarak göreve başladığım andan itibaren yoğun bir şekilde saha ziyareti yapıyoruz. Öğretmen arkadaşlarımızı dinliyoruz ve aldığımız bütün kararlar, uyguladığımız her pratik mutlaka bir öğretmenler odasında konuşulmuştur. Size yaz aylarında gönderdiğimiz hem 2023, hem 2024 hem 2025 yılındaki genelgelerde geçen 200’e yakın maddenin tamamı en az bir öğretmenler odasında mutlaka gündem olmuştur. Çok yoğun bir şekilde böyle bir istişare süreciyle bugüne kadar geldik. Bugün de bu kapsamda buradayız. Hemen hemen her hafta cuma günü İstanbul’da okul ziyaretlerimizi, açılışlarımızı, programlarımızı yapmaya çaba sarf ediyoruz. Biz Milli Eğitim olarak yaşadığımız en büyük sıkıntılardan bir tanesi, bilhassa okul inşalarında hem arazi temini hem kamu arazilerinin imar ile ilgili düzenlemeleri hem de yatırım planlaması hem de planlamanın hayata geçirilmesi noktasında yerel yönetimlerle çok yakın çalışmak durumundayız. Bize yerel yönetimler üzerinde okul yapılacak imarlı arsa üretemezse veya arsaların imarlarında eğitim-öğretim süreçleri için uygun revizyonlar yapmazlarsa biz de inşaat yapamıyoruz. Bazen görüyorsunuzdur ‘Burada niye devlet okul yapılmıyor? diye düşündüğünüz şeylerin arkasında bir sürü hukuki başka sebep var. Dolayısıyla bize destek olan belediye başkanları var, olmayıp bunun reklamını yapan belediye başkanları var. Eğitim-öğretim süreçleri siyasi perspektifin ötesinde karar verilmesi gereken bir konu” dedi.

      ‘ARNAVUTKÖY’DE 21 CİVARINDA BİTMEK ÜZERE OLAN OKUL VAR’

      Alt yapısı uygun olan her yerde okul yapmaya hazır olduklarını belirten Bakan Yusuf Tekin, “Biz şunu söylüyoruz. Arazi problemi olmayan, üzerinde eğitim binası yapabileceğimiz büyüklükte olan, altyapısı uygun olan her yerde okul yapmaya hazır bir durumda bekliyoruz. Yatırım açısından bu anlamda sıkıntımız yok. Bir ihtiyaç varsa, arazimiz ve uygun imar düzenlemelerimiz varsa biz hemen okulumuzu yapıyoruz. Burada şu an toplamda Arnavutköy’de 21 civarında bitmek üzere olan okul ve yeni yatırıma alınanlar var. Tahmin ediyorum 2 yıl içerisinde toplamda 21 okulu bu anlamda Arnavutköy’de bitirmiş olacağız. Bunun dışında da ihtiyaç varsa yine yaparız” diye konuştu.

      Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, buradaki ziyaretinin ardından Arnavutköy’de yapımı süren Piri Reis İlkokulu inşaatında incelemelerde bulundu,. Daha sonra Mehmet Zeki Obdan İlkokuluna giden Bakan Tekin burada da öğretmenlerle bir araya geldi.

      Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
      Devamını Oku

      Birleşik Kamu-İş’e Bağlı Sendikalardan Bir Günlük İş Bırakma Eylemi: Ekonomik Krizin Faturasının Önümüze Koyulmasını Kabul Etmiyoruz

      0

      BEĞENDİM

      ABONE OL

      (İZMİR) – Birleşik Kamu Emekçileri Konfederasyonu’na bağlı sendikalar, AK Parti iktidarının ekonomi politikalarını protesto etmek amacıyla bugün iş bıraktı. Konak SGK binası önünde yapılan basın açıklamasında konuşan Birleşik Kamu-İş İzmir İl Başkanı Barış Düdü, “Bütçede hak yok, halk yok, işçi sınıfı yok, matematik yok, vicdan yok” dedi.

      Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu’na bağlı kamu emekçileri, insanca yaşam, adil ücret ve hakça paylaşım talepleriyle bugün bir günlük iş bırakma eylemi gerçekleştirdi. İzmir’de Konak SGK binası önünde bir araya gelen emekçiler adına basın açıklamasını Birleşik Kamu-İş İzmir İl Başkanı Barış Düdü okudu. Basın açıklamasının ardından emekçiler halay çekti. Ozan Çağdaş ise emekçilere destek için “Fakir fukara geçim derdinde, yoksulluk başını almış gidiyor” şiirini okudu.

      Emekçiler adına konuşan Birleşik Kamu-İş İzmir İl Başkanı Barış Düdü, “Hakça ve halkça bir bütçe için üretimden gelen gücümüzü kullanıyoruz” dedi. Düdü, şunları söyledi:

      “Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu’na bağlı sendikalar olarak; AKP iktidarının emekçiyi yoksullaştıran, sermayeyi koruyan ekonomi politikalarına karşı insanca yaşam, adil ücret ve hakça paylaşım talebiyle 19 Aralık’ta üretimden gelen gücümüzü kullanıyor, iş bırakıyoruz.

      “Ülkede asgari ücret genel ücret haline getirildi”

      Halk olarak içine düştüğümüz ağır ekonomik krizin temelleri mevcut iktidar tarafından atıldı. Özelleştirme eliyle Cumhuriyet yadigarı olan fabrikalar, sadece arsalarının bedeli kadar düşük fiyatlara yandaşlara peşkeş çekildi. Ülkemiz üretmeden tüketen bir ülke haline getirildi. ‘Dolarla mı maaş alıyorsunuz, size ne dolardan’ denirken ülkede toplu iğne almak için bile dolar kuru takip edilir hale geldi. Üstüne bir de ‘faiz sebep, enflasyon sonuç’ gibi, kabul gören tüm ekonomi doktrinleriyle çelişen bir zihniyette yıllardır sürdürülen ısrar, ülkede yoksulun daha yoksul zenginin daha zengin olduğu, ekonominin orta direği denen orta sınıfın yok olduğu bu karanlık ekonomik iklimi getirdi. Ülkede asgari ücret genel ücret haline getirildi, asgari ücret ve onun sadece biraz üstü maaş alanlar kayıtlı istihdamın yüzde 70’ine ulaştı. Yani ülkenin çalışan, üreten yurttaşları, en çok vergiyi verip asgari, yani en az ücreti alır hale geldi.

      Bu yıl üçüncü büyük kamu emekçileri konfederasyonuolarak bizim de bulunduğumuz toplu sözleşme masasında ortadaki ağır tabloyla zerre uyuşmayan, adeta hakaret niteliğindeki zam tekliflerini ifşa etmiştik. Diğer konfederasyonlara ‘Yapısı belli ve hükümetin noteri gibi çalışan hakem heyetine gidip bu hakaret zamlarını meşrulaştırmayın’ demiştik. Sonuçta ne yazık ki dediğimiz gibi oldu. Herkesin durduğu yeri de, hakem heyetinin adına ‘zam’ dediği o utanç rakamlarını da tarih yazdı. Eylemler yaptık, masadaki her rezilliği ifşa ettik. O masada verilmeyen ancak ufak kanun değişiklikleriyle kamu emekçisine sağlanabilecek birçok hak için raporlar hazırladık, Meclis’te grubu bulunan tüm siyasi partilere bu çalışmalarımızı sunup ‘Sadece basit kanun değişiklikleriyle kamu emekçisinin içine düştüğü bu darboğazı biraz olsun rahatlatabilirsiniz’ dedik.

      “Toplu sözleşme masasında memurun haline kulak vermediler”

      TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarının gerçeği yansıtmadığını söyleyen Düdü, şunları dile getirdi:

      “Düzenli olarak, TÜİK’in hayal aleminden bildirdiği rakamların aksine çalışmalar yaparak açlık ve yoksulluk sınırının ulaştığı boyutu ortaya koyduk. Bu gerçekleri yetkililere duyurmaya çalıştık. Bakın Konfederasyonumuzun Ar-Ge birimi KAMU-AR’a göre Kasım 2025 itibarıyla açlık sınırı 30 bin 327 lira, yoksulluk sınırı ise 93 bin 697 lira düzeyinde. Bu ne demek? Bu kamu emekçilerinin ezici bir çoğunluğunun yoksulluk sınırının çok çok altında yaşadığı ve alım gücünün günden güne erimesi nedeniyle açlık sınırına her gün biraz daha yaklaştığı görülüyor demek. Bu gelen daha da rezil ve sefil günlerin ayak sesleri demek. Birileri kendi yarattığı krizin faturasını utanmadan emekçilere ödetmeye çalışıyor demek. Toplu sözleşme masasında memurun haline kulak vermediler, asgari ücretin belirleneceği masada işçi bile yok, şimdi de halktan alınan vergilerle oluşan bütçeyi, biz emekçileri, halkı görmezden gelerek şekillendiriyorlar. Bu pişkinliğe artık yeter diyoruz.

      Bakın üst düzey kamu yöneticilerine vicdanlara sığmayan bir seyyanen zam önerdiler. Ağır tepki verdik, her yerde bunun nasıl bir rezillik ve adaletsizlik olduğunu anlattık. Bir iyileştirme yapılacaksa bunun tüm kamu emekçilerini kapsaması gerektiğini, aksi bir durumun kamu çalışma yaşamındaki gelir adaletsizliğini daha da büyüteceğini, bunu asla kabul etmeyeceğimizi söyledik. Sonrasına hemen geri adım attılar. Oysa söz konusu iyileştirmeyi tüm kamu emekçilerine yaymak, bir kez olsun emekten yana tavır göstermek de mümkündü.

      “Bütçede hak yok, halk yok, işçi sınıfı yok, matematik yok, vicdan yok…”

      Şimdi bütçe hazırlanırken de aynı emek düşmanlığını görüyoruz. Bütçede hak yok, halk yok, işçi sınıfı yok, matematik yok, vicdan yok… Sermaye var, yandaşların çıkarları var, zenginin ağzına çalınan parmak parmak ballar var. Bütçenin yükü dolaylı vergilerle zaten yoksulluktan beli bükülmüş emekçi ve açlık sınırının bile altına atılmış emeklilerin sırtına bindirilirken kamu kaynakları sermaye gruplarına aktarılıyor. Sosyal devlet ilkesi görmezden gelinerek hazırlanan bütçede, halkın refahını gözeten en ufak bir hamle yok.”

      Vergideki adaletsizliğe dikkat çeken Düdü, “En zenginlerin sırtı kamu teşvikleri ve vergi sıfırlamalarıyla sıvazlanırken, bu bütçeye göre halk yine en çok vergiyi ödeyip yine en az hizmeti alacak. Oysa halkın vergileri şirketlerin kar hanesine değil, yurttaşların ihtiyaçlarına ayrılmalıdır. Bütçe, halkın ortak kaynağıdır. Bu kaynaktan en büyük pay emekçiler, emekliler, gençler ve engelliler başta olmak üzere yoksul halkımızın tamamına ayrılmalıdır. Bütçe, ekonomi gemisinin rotasıdır; rotası adil ve bilimsel şekilde belirlenmeyen bu geminin daha da derin ekonomik krizlerin kıyısına vuracağı ne yazık ki gün gibi ortadadır. Biz emekçiler olarak bu olmasın diyoruz. Artık yeter, yaşayamıyoruz diyoruz. Sorumlusu olmadığımız bu krizin faturasını ödemeyi reddediyoruz” dedi.

      “Bu iş bırakma eylemimiz bir uyarıdır”

      Düdü, Birleşik Kamu Emekçileri Konfederasyonu’nun taleplerini şu şekilde sıraladı:

      “İnsanca çalışma şartları ve insanlık onuruna yaraşır ücretler istiyoruz ve alacağız. Yoksulluk sınırının üstünde maaş istiyoruz. Sadece ayrıcalıklı bir zümre için zikredilip sonra geri çekilen seyyanen zammın emekçi ve emeklilerin tamamına verilmesini istiyoruz. Yan ödemelerin tamamının emekli aylıklarına yansıtılmasını istiyoruz. Gelir vergisinin yüzde 15’e sabitlenmesini istiyoruz. Enflasyon farkının aylık olarak ödenmesini istiyoruz. Yılda 4 ikramiye istiyoruz. Kira yardımı istiyoruz. Kamu emekçisinin umudu olan Birleşik Kamu-İş olarak altını çiziyoruz: Bu iş bırakma eylemimiz bir uyarıdır. Kamu emekçisi, gasp edilen hakları teslim edilmedikçe üretimden gelen gücünü kullanmayı da demokratik hakları çerçevesinde mücadele etmeyi de sürdürecektir. Nasıl belirlendiği belli olmayan gerçek dışı enflasyon rakamlarını, ekonomik krizin faturasının önümüze koyulmasını, milli gelirden almamız gereken payın gasp edilmesini kabul etmiyoruz. Haklıyız. Direneceğiz. Kazanacağız.”

      Kaynak: ANKA / Güncel
      Devamını Oku