8 Mart ve kadın olmak: Bütün sıfatların ötesinde

Bugün günlerden 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü.. Her yıl açıklanan veriler dolayısıyla bir kutlama gününden ziyade yaşanan eşitsizliklere, acılara "yenisi yaşanmasın" temennisinde bulunulan gün.

NİSA NUR BACAK/ANKARA-BHA

Bugün, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü… Bir yandan kadınların tarihin her boyutunda verdiği mücadele ve elde ettikleri başarılar kutlanırken, diğer yandan hala süregelen eşitsizlikler ve zorluklar yüreklerde buruk bir tat bırakıyor.

Sadece "kadın"…

Tarih boyunca türlü rollere sıkıştırılmaya çalışılmış, kalıplara sığdırılmak istenmiş bir figür. Oysaki kadın ne babanın namusu ne kocanın malı ne de toplumun kurbanı değildir; kadındır, kendinindir. Kendine ait bir kimliği, hayalleri, arzuları olan bir bireydir. Ailenin dayanağı ya da yuvayı yapan dişi kuş olmak zorunda değildir. Kadın, edepli, uslu, hanım hanımcık gibi onu dizginlemek için türetilmiş sıfatlara sığdırılmaya çalışılmayan, sığmayandır.

Kadın, kendi ayakları üzerinde durabilen, kendi kararlarını verebilen, kendi hayatını yaşayabilen bir bireydir. Topluma katkı sağlayabilen, üretebilen, düşünebilen, sorgulayabilen bir bireydir. Güçlüdür, zekidir, yaratıcıdır, şefkatlidir. Anlayacağınız üzere kadın bir bireydir.

Sahra Hazal Kaleli’nin sosyal medya hesabında paylaştığı o söz kadar basit ve anlaşılır aslında her şey:

“Kadın… Ellerini kirletebilir, dünyayı değiştirebilir ve masalları tersine çevirebilir. Kurbağayı prens yapabilir ya da prensi tamamen hikayeden silebilir. Seçim onun, hikayeyi yazan o.”

Gayrimenkul sektöründe tarihi rekor: Satışlar zirveye ulaştı! Gayrimenkul sektöründe tarihi rekor: Satışlar zirveye ulaştı!